Lütfen, eşinize selamlarımı iletin.
- Please send my regards to your wife.
Onu görürsen, ona selamlarımı ilet.
- In case you see him, give him my regards.
Lütfen ebeveynlerinize saygılarımı iletin.
- Please give my regards to your parents.
Ailenize saygılarımı iletin.
- Give my regards to your family.
Lütfen Tom'a en iyi dileklerimi iletin.
- Please give my best regards to Tom.
Ebeveynlerim size en iyi dileklerini gönderdi.
- My parents send you their best regards.
Lütfen eşinize hürmetlerimi iletin.
- Please give my best regards to your husband.
Ebeveynlerinize hürmetlerimi iletin.
- Give my regards to your parents.
Babam sana selamını söyledi.
- My father gives you his regards.
Onu görürsen, ona selamlarımı ilet.
- In case you see him, give him my regards.
Babana en iyi dileklerimle.
- Best regards to your father.
Lütfen Tom'a en iyi dileklerimi iletin.
- Please give my best regards to Tom.
Ailenize saygılarımı iletin.
- Give my regards to your family.
Lütfen ebeveynlerinize saygılarımı iletin.
- Please give my regards to your parents.
Lütfen babanıza selamlarımı iletin.
- Please give my regards to your father.
Lütfen, eşinize selamlarımı iletin.
- Please send my regards to your wife.
O, yarasını dikkate almadan dövüşüyordu.
- He was fighting regardless of his wound.
Herkes uyarıları dikkate almadan harabeye doğru gitti.
- Everyone has gone towards the ruin regardless of warnings.
Onun planları bazı beğenilmemelere rağmen kabul edildi.
- His plans were regarded with some disfavor.
Herkes onu dürüst olarak görmektedir.
- Everybody regards him as honest.
O, tavsiyemi nadiren dikkate alır.
- She seldom pays regard to my advice.
O, yarasını dikkate almadan dövüşüyordu.
- He was fighting regardless of his wound.
Herkes onu dürüst olarak görmektedir.
- Everybody regards him as honest.
Babana en iyi dileklerimle.
- Best regards to your father.
Lütfen Tom'a en iyi dileklerimi iletin.
- Please give my best regards to Tom.
Babana en iyi dileklerimle.
- Best regards to your father.
Eğer onu görürsen ona selam söyle.
- If you happen to see him, please give him my best regards.
Aile üyelerinin ordudan alınan açıklama ile ilgili ciddi şüpheleri vardı.
- The members of the family had grave doubts regarding the explanation they received from the army.
Bu konu ile ilgili olarak söyleyeceğin bir şey var mı?
- Do you have anything to say with regard to this matter?
Konuya ilişkin hiçbir şey bilmiyorum.
- As regards the matter, I know nothing.
Bu soruna ilişkin ne söylemek zorundasın?
- What do you have to say with regard to this problem?
Bilim adamları keşfe önemli gözüyle bakıyor.
- Scientists regard the discovery as important.
Onu önemli bir insan olarak görüyoruz.
- We regard him as an important man.
Öğrenciler öğretmenlerine hürmet eder.
- The students hold their teacher in high regard.
Ebeveynlerinize hürmetlerimi iletin.
- Give my regards to your parents.
regards, John. Kind regards, Peter.
Give my regards to your brother when you next see him.
She regarded us warily.
I always regarded tabloid journalism as a social evil.
I'd like to talk to you regarding your last email.
There was a Judge in a certaine cite, which feared not god nether regarded man.
... my opinion, a mistake. And with regards to young people coming along, I've got proposals ...
... regards to 97 percent of the businesses are not ' not taxed at the 35 percent tax rate, ...