Tom serinletici içecekler getirdi.
- Tom brought refreshments.
İçeceklerle hemen döneceğim.
- I'll be right back with refreshments.
Tom serinletici içecekler getirdi.
- Tom brought refreshments.
Yiyecek ve içecekler servis edilecektir.
- Refreshments will be served.
Lezzetli yiyecek ve içecekler servis edildi.
- Delicious refreshments were served.
Siz bayanlar biraz serinletici içki ister misiniz?
- Would you ladies care for some refreshments?
Siz centilmenler biraz serinletici içki ister misiniz?
- Would you gents care for some refreshments?
Lezzetli yiyecek ve içecekler servis edildi.
- Delicious refreshments were served.
Yiyecek ve içecekler servis edilecektir.
- Refreshments will be served.
O, hafızasını tazelemek için resme baktı.
- She looked at the picture to refresh her memory.
Sayfayı yeniledin mi?
- Did you refresh the page?
Birisi hafızamı yenileyebilir mi?
- Can someone refresh my memory?
Tom serinletici içecekler getirdi.
- Tom brought refreshments.
Lezzetli yiyecek ve içecekler servis edildi.
- Delicious refreshments were served.
Lezzetli yiyecek ve içecekler servis edildi.
- Delicious refreshments were served.
Yiyecek ve içecekler servis edilecektir.
- Refreshments will be served.
Fotoğrafla hafızasını tazeledi.
- She refreshed her memory with the photo.
Orta dereceli egzersiz hem aklımızı hem bedenimizi tazeler.
- Moderate exercise will refresh both mind and body.
Ağustos ayında, iki ay süren teknolojik tazeleme kursum var.
- In August, I have a technological refresher course that lasts two months.
O, hafızasını tazelemek için resme baktı.
- She looked at the picture to refresh her memory.
You can save your code, refresh your browser, and see a change instantly. This simple trick turns a lowly web browser into a development environment.