reduces nervous excitement

listen to the pronunciation of reduces nervous excitement
Englisch - Türkisch
sınır heyecanı azaltır
sedative
{i} yatıştırıcı

Ona hafif bir yatıştırıcı verdim. - I gave him a mild sedative.

Yatıştırıcı etkiliyor. - The sedative is taking effect.

sedative
sakinleştirici

Hemşire, Tom'a sakinleştirici verdi. - The nurse has given Tom a sedative.

Doktor ona bir sakinleştirici verdi. - The doctor gave him a sedative.

sedative
teskin edici
sedative
uyutucu
sedative
uyku ilacı
sedative
(Diş Hekimliği) Sedasyon sağlayan;sedasyon
sedative
{s} müsekkin
sedative
(Tıp) () Sakinleştirici, ağrı dindirici maddeler, sedatifler
sedative
(Biyoloji) sedatif
sedative
{i} yatıştırıcı ilaç
sedative
yatıştırıcı herhangi bir şey
Englisch - Englisch
sedative
reduces nervous excitement

    Silbentrennung

    reduces nerv·ous ex·cite·ment

    Türkische aussprache

    ridusîz nırvıs îksaytmınt

    Aussprache

    /rēˈdo͞osəz ˈnərvəs əkˈsītmənt/ /riːˈduːsɪz ˈnɜrvəs ɪkˈsaɪtmənt/
Favoriten