reconciliation; agreement after variance; harmony; concord

listen to the pronunciation of reconciliation; agreement after variance; harmony; concord
Englisch - Türkisch

Definition von reconciliation; agreement after variance; harmony; concord im Englisch Türkisch wörterbuch

peace
sessiz olun
peace
{i} sükunet
peace
iç huzuru

Meditasyom bana iç huzuru verir. - Meditation gives me peace of mind.

peace
güvenlik
peace
rahat

Ölüler gitti, onlar kendilerini savunamazlar. Yapılacak en iyi şey onları rahat bırakmaktır! - The dead are gone and they cannot defend themselves. The best thing to do is to leave them in peace!

peace
barış

Güvercin barış anlamına gelir. - The dove stands for peace.

Savaş asla barışı kanıtlamamıştır. - Battle's never proven peace.

peace
huzur

O, uykusunda huzur içinde vefat etti. - She passed away peacefully in her sleep.

Huzurlu evlilik bu dünyanın cennetidir, çekişmeli evlilik bu dünyanın arafıdır. - Marriage, in peace, is this world's paradise; in strife, this life's purgatory.

peace
asayiş
peace
barış anlaşması
peace
peace offering barış ve uzlaşma gayesiyle verilen hediye
peace
(isim) barış, sulh, huzur, rahat, sessizlik, sükunet
peace
Peace be with you Selâmünaleyküm
peace
peace pipe dostluk ve banş çubuğu Kı
peace
sukunet
peace
{i} huzur, sükûn, rahat, asayiş
peace
barışma
peace
{i} sessizlik

Şimdi ihtiyacımız olan şey biraz barış biraz sessizlik. - What we need now is a little peace and quiet.

Sadece biraz barış ve sessizlik istiyorum. - I just want some peace and quiet.

Englisch - Englisch
peace
reconciliation; agreement after variance; harmony; concord
Favoriten