rebuking a person harshly

listen to the pronunciation of rebuking a person harshly
Englisch - Türkisch

Definition von rebuking a person harshly im Englisch Türkisch wörterbuch

scolding
azar

Geç kaldığı için canım onu azarlamak istemedi. - I didn't feel like scolding her for being late.

Babam beni iyi bir azarladıktan sonra ondan vazgeçtim. - I gave it up after my father had given me a good scolding.

scolding
{i} azarlama

O geç kaldığında canım onu azarlamak istedi ama dilimi tuttum. - When she was late, I felt like scolding her, but I held my tongue.

Geç kaldığı için canım onu azarlamak istemedi. - I didn't feel like scolding her for being late.

scolding
{i} fırça
scolding
{i} paylama
chiding
azarlayarak
chiding
azarlayan
scolding
azarlayarak
scolding
papara
scolding
zılgıt
chiding
{i} azarlama
objurgation
azarlama
scolding
{i} azarlayan
scolding
{f} azarla

Geç kaldığı için canım onu azarlamak istemedi. - I didn't feel like scolding her for being late.

Ben seni azarlamıyordum. - I was not scolding you.

chiding
azarla(mak)
chiding
azarla
objurgation
{i} paylama
objurgation
{i} azar
Englisch - Englisch
scolding
chiding
objurgation
rebuking a person harshly

    Silbentrennung

    re·buk·ing a per·son harsh·ly

    Türkische aussprache

    ribyukîng ı pırsın härşli

    Aussprache

    /rēˈbyo͞okəɴɢ ə ˈpərsən ˈhärsʜlē/ /riːˈbjuːkɪŋ ə ˈpɜrsən ˈhɑːrʃliː/
Favoriten