Tom's face showed his relief.
- Tom'un yüzü onun rahatlamasını gösterdi.
That would be a relief.
- Bu bir rahatlama olur.
Summer vacation always equals idleness and relaxation.
- Yaz tatili her zaman tembellik ve rahatlamaya eşittir.
What do you do for relaxation?
- Rahatlamak için ne yapıyorsun?
In order to relax, I need to listen to soothing music.
- Rahatlamak için yatıştırıcı müzik dinlemem gerekiyor.
Knowing how much school for my kids is costing, it's impossible to relax with a beer and take it easy.
- Çocuklarımın okul maliyetini bildiğim için, bir bira ile rahatlamak ya da boş vermek imkansız.