radar

listen to the pronunciation of radar
Englisch - Türkisch
radar
(Askeri) RADAR: Nesnelerin mesafesi istikameti ve/veya irtifası hakkında bilgi sağlayan elektronik tespit cihazı
radyolokasyon
bir nesneye uzaklığı ve yönü, radyo sinyallerinin araçtan (sinyal kaynağı) nesneye ve tekrar geriye ulaşması için gereken süreyi ölçerek, belirleyen bir araç)
radar radio detection and ranging/radyo tespiti ve menzili
(isim) radar
aksettirdiği radyo ışınlarıyle bir cismin yerini ve şeklini tespit eden aygıt
radar gun
Radar cihazı
radar speed gun
Radar cihazı
radar beacon
radar farı
radar lock on
radarda kitlenme
radar malfunction
radar kullanılamaması
radar mode knob
radar modu düğmesi
radar range
radar menzili
radar range knob
radar menzil düğmesi
radar scope
radar alanı
radar scope
radar ekranı
radar set
radar takımı
radar tracking capability
radar tarama kabiliyeti
radar tracking operation
radar tarama işlemi
radar trail
radar izi
radar chart
Radar grafik: Radar ekranlarında görünene benzer, dairesel grafik
radar image
radar görüntüsü
radar advisory
(Askeri) RADAR DANIŞMA (HİZMETİ): Bu terim tavsiye ve bilgi temininin radar gözlemine dayalı olduğunu gösterir
radar altimeter
(Askeri) Bak. "altimeter"
radar altimetry
(Askeri) RADARLA YÜKSEKLİK ÖLÇMESİ: Tespit edilmiş bir arazi rakımı üzerindeki yüksekliğin, yüksek frekanslı elektro-mekanik dalgaları gönderme, yansıtma ve kayıt suretiyle ölçülmesi işlemi
radar altimetry area
(Askeri) RADAR ALTİMETRE BÖLGESİ: Radar kullanarak hava vasıtalarının yüksekliğini belirlemede kullanılabilen belirli yükseklikteki geniş ve nispeten düz arazi bölgesi
radar altitude
(Askeri) RADAR YÜKSEKLİĞİ: Bak. "absolute altitude"
radar approach control
(Askeri) RADAR YAKLAŞMA KONTROLU: Hava meydanı gözetleme radarı ile hassas yaklaşma radar cihazından faydalanarak radar yaklaşma kontrol hizmetini temin eden bir tesis
radar beacon
(Askeri) RADAR BIYKIN: Uygun tip bir pals ile harekete geçirildiği zaman parola soran istasyon veya uçak tarafından menzil ve kerteriz (istikamet) bilgisinin belirlenmesine olanak sağlayan bir alıcı-verici kombinasyonu
radar beacon forward air controller
(Askeri) radar sinyali ileri hava kontrolörü
radar beam
(Askeri) RADAR HUZMESİ, RADAR DEMETİ: Bak. "beam"
radar board
(Askeri) RADAR İŞARETLEME PLANI: Hava haber verme ve uyarı hizmetinde kullanılan ve üzerine radar raporlarının muhteviyatı işaretlenen plan. Bu plan genellikle, büyük bir duvar haritası şeklinde olur
radar camouflage
(Askeri) RADAR KAMUFLAJI: Bir cismin sathının radar yansıtma özelliklerini değiştirmek üzere radar intişarları emici veya yansıtıcı malzemenin kullanılması
radar clutter
(Askeri) RADAR KLATERİ: Arzu edilen sinyallerin tespitini engelleyen radar ekranında beliren istenmeyen sinyaller, ekolar veya görüntüler. Ayrıca bakınız: "clutter" ve "fixed echo"
radar correlation
(Askeri) RADAR KIYMETLENDİRMESİ: Bir radar tüpü veya işaretleme levhası üzerinde görülen bir hedefin hakkında diğer bir kaynaktan bilgi alınmakta olan aynı hedef olduğunun tespiti
radar countermeasures
(Askeri) RADAR KARŞI TEDBİRLERİ: Bak. "electronic countermeasures", "electronic warfare", "chaff"
radar cover
(Askeri) RADAR ÖRTÜSÜ: Bak. "radar coverage"
radar coverage
(Askeri) RADAR KAPSAMI (ÖRTÜSÜ): Bir veya daha fazla radar istasyonu tarafından hedeflerin tespit edilebildiği sınırlar
radar cross section
(Askeri) radar kesit alanı
radar danning
(Askeri) RADARLA ŞAMANDIRADAN AYARLAMA: Deniz mayın harbinde, radarı işaret mayınlarından gerekli mesafeyi muhafaza etmek amacıyla kullanarak seyretme metodu
radar deception
(Askeri) RADAR ŞAŞIRTMASI: Bak. "electronic deception"
radar detection range
(Askeri) RADAR YAKALAMA MENZİLİ
radar discrimination
(Askeri) RADAR AYIRMA KABİLİYETİ: Birbirine çok yakın birden çok hedefi ekran üzerinde ayırma kabiliyeti
radar display
radar ekranındaki görüntü
radar echo
(Askeri) RADAR EKOSU: 1. Bir cisimden yansıdıktan sonra alınan elektromanyetik enerji. 2. Radar ekosunun katod (şua) ışınlı ekrandaki görüntüsünün yoğunluğunun değişmesi veya sapması
radar exploitation report
(Askeri) radar kullanım raporu
radar filter officer
(Askeri) RADAR KIYMETLENDİRME SUBAYI: Bir kıymetlendirme odasının personel, teçhizat ve çalışmasından sorumlu ve radarın bildirdiği uçakların doğru olarak kıymetlendirilmesi ile görevli subay
radar fire
(Askeri) RADAR ATEŞİ: Radarla izlenen bir hedefe açılan ateş. Ayrıca bak. "fire"
radar fire control
(Askeri) RADARLA ATEŞ KONTROLU: Hedef takibinde radardan faydalanan bazı top ateş nevilerinin teknik kontrolu
radar guardship
(Askeri) RADAR MUHAFIZLIĞI: Taktik komutan tarafından radar nöbeti idame ettirme görevi verilen gemi
radar horizon
(Askeri) RADAR UFKU: Bir radar anteninden çıkan yayınların yeryüzünün sathına teğet geçtiği noktaların oluşturduğu hat. Açık denizde bu hat yataydır ancak karada bölgenin topoğrafik özelliklerine göre değişir
radar identified aircraft
(Havacılık) radarda tanımlanmış uçak
radar imagery
(Askeri) RADAR GÖRÜNTÜSÜ: Verilen bir hedef yüzeyinden yansıyan radar dalgalarının kaydedilmesi ile elde edilen görüntü
radar improvement plan
(Askeri) radar geliştirme planı
radar indicator screen
(Askeri) RADAR EKRANI
radar intelligence
(Askeri) RADAR İSTİHBARATI: Bu konudaki istihbaratla meşgul teşkilat veya faaliyet merkezi
radar intelligence
(Askeri) radar istihbaratı
radar jammer
radar bogucu
radar line of sight
(Askeri) radar görüş alanı
radar locating
(Askeri) RADARLA HEDEF TESPİTİ: Bir paralanma noktasının veya düşman topçu mevziinin radarla bulunması
radar netting
(Askeri) RADAR ŞEBEKE TEŞKİLİ: Birleşik hedef bilgisi sağlamak üzere birkaç radarın tek bir merkeze bağlanması
radar netting station
(Askeri) RADAR ŞEBEKE İSTASYONU: Radar izleme istasyonlarından bilgi alabilen ve diğer radar izleme istasyonları ile bilgi teatisinde bulunarak bir radar şebeke sistemi oluşturan bir merkez
radar netting unit
(Askeri) RADAR ŞEBEKE BİRİMİ: Belli hava savunma atış dağıtım sistemlerinin harekat merkezlerini radar şebeke istasyonuna çeviren ilave elektronik teçhizat
radar officer
(Askeri) RADAR SUBAYI: Radar cihazının işletilmesiyle görevli subay
radar picket
(Askeri) RADAR PİKETİ: Radar tespit mesafesini artırmak amacıyla korunan kuvvetten belli bir mesafede mevzilendirilmiş herhangi bir gemi, uçak veya araç
radar picket escort ship
(Askeri) RADAR KARAKOLU REFAKAT GEMİSİ: Muharebe haberler merkezi elektronik karşı tedbirler ve elektronik araştırma tesisleri ile ilgili faaliyetler artırılacak şekilde tadil edilmiş refakat gemisi. Bu gemi "DER" olarak adlandırılır
radar picture
radar görüntüsü
radar prediction
(Askeri) RADAR KESTİRMESİ: Radar ekranında görülen ışıklı lekelerin görüntüsü daha önce pilota fotoğraf olarak verilir. Pilot buna göre hedefi radar görüntüsü ile değerlendirerek bombalar. Bu fotoğraf, hedef bölgesinin özel yapılmış kabartma modeli üzerine karanlık odada uçağın bulunacağı yer olarak kabul edilen noktadan arazi modeli aydınlatılarak, yamaçlara vuran ışıkla aydınlanan kısımların düşey olarak fotoğrafının çekilmesiyle elde edilir
radar pulse
radar darbesi
radar range
radar erimi
radar range finder
radyo telemetre
radar ranging
(Askeri) RADAR KESTİRMESİ: Bak. "ranging"
radar reconnaissance
(Askeri) RADAR KEŞFİ: Düşman faaliyeti hakkında bilgi elde etmek ve arazi hakkında bilgi sahibi olmak için radar vasıtasıyla yapılan keşif
radar report
(Askeri) RADAR RAPORU: Radar cihazı vasıtasıyla dost veya düşman uçaklarının mevkileri hakkında elde edilen haber. Bu rapor, çok defa bir hava haber verme ve uyarı sistemindeki süzme merkezine veya harekat merkezine gönderilir
radar return
(Askeri) Bak. "radar echo"
radar scan
(Askeri) RADAR TARAMASI: Bir telsiz frekans huzmesinin bir eko aramak üzere boşluktaki hareketini ifade eder
radar scanner
radar anteni
radar scope
(Askeri) RADAR IŞIN TÜPÜ
radar scope overlays
(Askeri) RADAR İLAVE BİLGİLER TABAKASI: Radar yansımalarının mukayesesi ve tanımı amacıyla radar skopunun ekranının üzerine koymak üzere hazırlanmış şeffaf tabakalar
radar scope photography
(Askeri) RADAR SKOP FOTOĞRAFI: Bir radar ekranında çıkan ekoların filme kaydı
radar screen
radar ekranı
radar search
(Askeri) RADAR ARAMASI: Bak. "radar reconnaissance"
radar set
radar
radar signal
radar sinyali
radar signal film
(Askeri) RADAR SİNYAL FİLMİ: Uyumlu bir radar tarafından alınan tüm yansımış sinyallerin kaydedildiği ve yorumlanması için optik bir mukayese cihazında işleme tabi tutulması gereken film
radar silence
(Askeri) RADAR SUSMASI: Bütün veya bazı Frekanslarda elektromanyetik yayınların radarda gönderilmesini yasaklayan bir, emniyet tedbiri. Ayrıca bakınız: "radiosilence" ve "listening silence"
radar station
(Askeri) RADAR İSTASYONU: Radar cihazından faydalanarak hedeflerin yerini tespit eden tesis
radar target graphic
(Askeri) radar hedef grafiği
radar tracking
radarla izleme
radar tracking station
(Askeri) RADAR İZLEME TAKİP İSTASYONU: Hareketli hedefleri izleme yeteneği olan bir radar tesisi
radar trap
radarlı trafik kontrolü
radar warning receiver
(Askeri) radar ihbar alıcısı
ranging radar
menzilleme radarı
acquisition and tracking radar
(Bilgisayar,Teknik) yakalama ve izleme radarı
acquisition radar
(Askeri) yakalama radarı
airborne radar
(Askeri) uçak radarı
coherent radar
koherent radar
marine radar
deniz radarı
missile tracking radar
füze izleyen radar
non radar
(Havacılık) radarsız
precision approach radar
(Askeri,Havacılık) hassas yaklaşma radarı
precision radar approach
(Askeri) hassas radar yaklaşma
aerodrome control radar
alan kontrol radarı
air position indicating radar
hava durum gösterge radarı
air search radar
hava arama radarı
airborne fire control radar set
havadan gelen ateş kontrol radar seti
airborne radar
tenek radarı
airborne radar
hava radarı
doppler radar
doppler radarı
early warning radar
erken uyarı radarı
fire control radar
ateş kontrol radarı
front radar scope
ön radar alanı
h radar
h radar
illuminator radar
aydınlatma radarı
long range radar
uzun menzilli radar
microwave radar
mikrodalga radar
naval radar
deniz radarı
primary radar
primer radar
pulse radar
darbeli radar
rear radar scope
arka radar alanı
relay radar
röle radarı
search radar
arama radarı
front radar scope
on radar alanı
panoramic radar
panoramik radar
passive radar
pasif radar
pulsed Doppler radar
pulse-doppler
relay radar
role radarı
weather radar
hava radar
4. radar altimeter
(Askeri) RADAR ALTİMETRESİ: Radyo altimetre ile aynıdır
Advanced Synthetic Aperture Radar System
(Askeri) Geliştirilmiş Sentetik Açıklıklı (antenli) Radar Sistemi
Air Traffic Control Radar Beacon System
(Askeri) Hava Trafik Kontrol Radar İşaret Sistemi
Automated Radar Tracking System
(Askeri) Otomatik Radar Taikp Sistemi
Caribbean Basin Radar Network; chemical, biological, radiological, or nuclear
(Askeri) Karayip Havzası Radar Ağı; kimyasal, biyolojik, radyolojik veya nükleer
Joint Surveillance Target Attack Radar System
(Askeri) Müşterek Gözetleme Hedef Taarruz Radar Sistemi
Puerto Rican radar integration system
(Askeri) Porto Riko radar entegrasyon sistemi
acquisition and tracking radar
yakalama ve izleme radari
air support radar team
(Askeri) HAVA DESTEK RADAR TİMİ: Yerden kontrollü olarak hassas uçuş yolu güdümünü ve silahların kullanılmasını sağlayan, taktik hava kontrol sisteminin tali bir harekat unsuru. Ayrıca bakınız: "armstrong"
airborne radar
(Askeri) TAYYARE/UÇAK RADARI: Bak. "Radar"
airborne stand off radar
(Askeri) hava stand off radarı
airport surveillance radar
(Askeri) HAVAALANI ARAMA/GÖZETLEME RADARI: Terminal bölgesinde bulunan, normal olarak yaklaşma ve uzaklaşma kontrolüne yardım etmek için kullanılan menzil ve yönü gösteren radar
approach control radar
yaklasma kontrol radari
area radar prediction analysis
(Askeri) BÖLGE RADAR TAHMİNİ ANALİZİ: Radar hedef tahminlerinin hazırlanmasında kullanılması için önemli radar bilgilerini sağlamak üzere tasarlanan radar hedef istihbaratı çalışması
artillery radar
(Elektrik, Elektronik) topçu atışı radarı
artillery radar
(Elektrik, Elektronik) atış radarı
artillery radar
(Elektrik, Elektronik) topçu radarı
battery acquisition radar
(Askeri) BATARYA YAKALAMA RADARI: Savunma hedef tespit radarlarından daha kısa menzilli ve daha yüksek sıhhat derecesine ihtiyaç gösteren bir kara ordusu hava savunma radarı. Normal görevi; genellikle, ya bir savunma hedef tespit radarı veya diğer radarlardan, doğrudan doğruya veya birlikte çalıştığı Kara Ordusu Hava Savunma Komuta Yeri vasıtasıyla temin edilen bilgilerle, ya da, zaman zaman, kendi müstakil araştırmaları ile, bir kara ordusu hava savunma topçu bataryası için hedefler ele geçirmektir. Ele geçirilen hedefler, batarya hedef takip radarına intikal ettirilir. Ayrıca bakınız: "combat surveillance radar"
be caught by the radar
radara yakalanmak
close control radar
(Askeri) YAKINDAN İDARE RADARI: Uçağın, yerinin tespiti güç veya pilot tarafından görünmeyen bir hedef üzerine sevketmek için kullanılan, özel surette, tadil edilmiş, hassas kara radar cihazı
coastal surveillance radar
(Askeri) kıyı gözetleme radarı
coherent pulse radar
(Havacılık) yapışık pals radarı
collision warning radar
(Havacılık) çarpışma ikaz radarı
combat surveillance radar
(Askeri) MUHAREBE GÖZETLEME RADARI: Normal görevi bir muharebe sahası üzerinde devamlı gözetlemeyi temin olan bir radar
defense acquisition radar
(Askeri) SAVUNMA YAKALAMA (TESPİT) RADARI: Kara Ordusunun; batarya radarlarından daha geniş menzilli ve daha az hassasiyete ihtiyaç gösteren bir hava savunma radarı. Normal görevi, belirli bir hava savunması hesabına, ya diğer hava savunma unsurları tarafından veya kendi araştırmasıyla ele geçirilmiş, belli başlı önem taşıyan hedefler temin etmek ve en uzak atış unsurlarına, bu hedefleri ele geçirip azami menzilde ateş altına alabilme imkanı sağlayacak hedef mevkii ile ilgili, yeterli menzil ve sıhhatte, bilgi vermektir. Bu hedef bilgileri, ya direkt olarak ya da ortaklaşa bağlı oldukları bir Kara Ordusu Hava Savunma Komuta Yeri aracılığı ile bataryalara intikal ettirilir. Bknz. "combat surveillance radar"
directional radar prediction
(Askeri) TAHMİNİ RADAR YÖNLENDİRMESİ: Belirli bir yön için yapılan radar tahmini
doppler radar
(Askeri) DOPPLER RADARI: Yansıyan işaretlerin, göndermeç ve yansıtıcıdaki nisbi hareket yüzünden telsiz frekansında meydana getirdiği değişiklik sayesinde, arz düzeyine nazaran kendi görüntü hareketini tespit eden bir radar şekli
en route automated radar tracking system
(Askeri) uçuş otomatik radar takip sistemi
fire control radar
(Askeri) ATIŞ İDARE RADARI (DZ.): Bir hava savunma ateş idare sisteminde gerekli hedef bilgilerini vermek için faydalanılan radar
fixed radar
(Askeri) sabit radar
gap filler radar
(Askeri) BOŞLUK DOLDURUCU RADAR: Örtünün yetersiz olduğu bölgelerde ana radar örtüsünü takviye için kullanılan bir radardır
get caught by a radar gun
radara yakalanmak
graduated mobilization response; ground mobile radar
(Askeri) yükseltilmiş seferberlik cevabı; yer seyyar radarı
ground surveillance radar
(Askeri) Kara gözetleme radarı
height finding radar
(Askeri) İRTİFA ÖLÇME RADARI
illuminator radar
(Askeri) AYDINLATMA RADARI: Güdümlü füze sisteminin, hedefleri takip etmek ve aydınlatmak için kullanılan tamamlayıcı parçası. Elektromanyetik enerji, hedef tarafından yansıtılır, füze tarafından yakalanır ve yine füze tarafından, hedef üzerine yöneltmek için faydalanılır. Aktif hedefle güdüm sisteminde (active homing guidance) aydınlatma radarı füzenin üzerinde yarı aktif hedefle güdüm sisteminde (semiactive homing guidance) ise bir gemi, uçak üzerinde veya yerdedir
interferometric synthetic aperture radar
(Askeri) interferometrik sentetik diyaframlandırılmış radar
joint surveillance, target attack radar system (JSTARS) aircraft
(Askeri) Müşterek Gözetleme ve Hedef Taarruz Radar Sistemi (JSTARS) hava aracı
long range radar
(Askeri) UZUN MENZİLLİ RADAR: Hedefle radar arasında görüş hattı mevcut olmak şartıyla, sinyal yoluna dikey olan bir metre karelik yansıtıcı bir hedef üzerindeki azami menzili 300 milden fazla ve 800 milden az olan radar cihazı. Bak. "medium range radar", "short range radar" ve "very long range radar". LONG RANGE RESEARCH AND DEVELOPMENT OBJECTIVES: UZUN VADELİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME HEDEFLERİ: İlerisi için lüzumlu harekat imkan ve kabiliyetlerinin gerçekleştirilmesi için en büyük gücü sağlayacak teknolojik hedeflerin genel ve geniş anlamlı bir ifadesi; Hava karargahı planlama büroları ve büyük hava komutanlıkları için hazırlanan ve 5-20 yıllık ileri bir sürede faal durumda bulunacak sistemlerde faydalanılabileceği umulan imkan ve kabiliyetleri gösteren bir teknolojik kılavuz
marine radar
deniz radari
medium range radar
(Askeri) ORTA MENZİLLİ RADAR: Hedef ile radar arasında görüş hattı mevcut olmak şartıyla, sinyal yoluna dikey, bir metre karelik yansıtıcı hedef üzerindeki azami menzili 150 mili aşan, fakat 300 milden az olan cihaz. Bak. "long range radar" ve "short range radar"
meteorological radar subsystem; movement report system
(Askeri) meteorolojik radar tali sistemi; intikal rapor sistemi
military direct access radar channel
(Askeri) askeri direk erişim radar kanalı
missile tracking radar
(Askeri) FÜZE TAKİP RADARI: Bir füze güdüm sisteminin tamamlayıcı bir parçası olan ve füze takibinde kullanılan hassas bir füze takip radarı. Bu radar; komuta güdüm sisteminde, güdüm komutanlarının (steering orders) gönderilmesi için komuta bağlantısı (command link) sağlar ve kompütor cihazından (computer) ateş komutu (burst command) verebilir
mobile radar
(Askeri) mobil radar
mobile radar
(Askeri) seyyar radar
mobile radar complexes
(Askeri) mobil radar kompleksleri
mobile radar system
(Askeri) gezici radar sistemi
mortar acquisition radar
(Askeri) havan tespit radarı
multi radar tracking
(Havacılık) çoklu radar izleme
multi radar tracking
(Askeri) çok taraflı radar izleme
navigational radar
yongudum radari, seyrusefer radari
performance assessment report; population at risk; precision approach radar
(Askeri) performans değerlendirme raporu; risk altındaki grup; hassas yaklaşma radarı
positive identification and radar advisory zone
(Askeri) tanımlama ve radar görüş alanı
primary radar
(Askeri) YANSITMA RADARI: Yalnız yansıtmadan faydalanan radar
primary radar
(Askeri) ana radar
primary radar
(Askeri) esas radar
reconnaissance radar
(Askeri) KEŞİF RADARI: Bak. "radar reconnai. ssance"
reconnaissance radar
(Askeri) keşif radarı
search radar
araştırıcı radar
secondary radar
(Askeri) TALİ RADAR, YARDIMCI RADAR: Aynı veya değişik radyo frekansı üzerinden otomatik olarak yeniden gönderme yapan radar
secondary radar
(Askeri) yardımcı radar
secondary radar
(Askeri) tali radar
secondary radar data only
(Askeri) sadece ikincil radar verisi
shipborne radar
gemi radari
shore based radar
kiyi radari
short range radar
(Askeri) KISA MENZİLLİ RADAR: Hedefle radar arasında görüş hattı mevcut olmak şartı ile sinyal yoluna dikey vaziyette bir metre karelik yansıtıcı bir hedef üzerindeki azami menzili 50 milden çok ve 150 milden az olan radar cihaz. Bak. "medium range radar", "long range radar", "very short range radar"
side looking radar
yanal gozleyen radar
sidelooking radar
yana bakan radar
simple radar chart
(Bilgisayar) basit radar grafik
surface vessel radar
(Askeri) satıh gemi radarı
surveillance radar
(Askeri) GÖZETLEME RADARI: Devamlı olarak hava gözetlemesi yapan ve bütün hava hedeflerini çok uzaktan yakalayarak atış idare radarlarına intikal ettiren ve bu suretle, hava hedeflerinin hava savunma birlikleri tarafından azami mesafeden ateş altına alınmalarını sağlayan, hava savunma radarı. Bu radarın, ateş idare radarına nazaran tarama sahası daha geniş, menzili daha büyük, fakat ölçme sıhhati daha azdır
syntetic aperture radar
(Askeri) sentetik açınımlı radar
tactical control radar
(Askeri) TAKTİK KONTROL RADARI, TAKTİK ATEŞ İDARE RADARI: Kabiliyetleri bakımından, esas itibariyle, hedef tespit radarına (target acquisition radar) benzemekle beraber, başlıca görevi muharebede hava savunmasına ait unsurların idaresi için taktik bilgi sağlamak olan hava savunma topçu radarı
target acquisition radar
(Askeri) HEDEF TESPİT RADARI: Gözetleme radarına (surveillance radar) nazaran menzili, genellikle daha kısa olmakla beraber daha sıhhatli olan bir hava savunma topçu radarı. Bu radarın normal görevi; ya tek başına aramak suretiyle ya da gözetleme radarından alacağı talimat üzerine hava hedeflerini bulmak ve bu hedefleri ateş idare radarına devretmektir
target tracking radar
(Askeri) HEDEF TAKİP RADARI: Bir silah sisteminin önemli bir kısmı olan ve hedef takibinde kullanılan hassas bir takip radarı. Bu radarın vazifesi; komutalı güdüm sisteminde kullanıldığı zaman, hesap cihazına (computer), hedef mevkii ile ilgili bilgileri vermektir. Hüzme ile güdüm sisteminde ise, füzenin kendi üzerindeki hesap cihazı ile hedefe sevkine imkan verecek koordinat bilgisi verir. Bu radar ayrıca, yarı aktif homing güdümünden faydalanan bir füze sisteminde hedefi aydınlatmaya yarar
terminal radar approach control facility
(Askeri) terminal radar yaklaşma kontrol tesisi
tethered aerostat radar system
(Askeri) bağlı aerostat radar sistemi
tracking radar
(Askeri) HEDEF TAKİP RADARI; ATIŞ İDARE RADARI: Çok hassas savunma radarı. Bu radarın görevi, özellikle topları tevcih etmek suretiyle, hava hedeflerinin bulundukları yerlere ait doğru esasları vermektir
tracking radar
(Askeri) atış idare radarı
tracking radar
(Askeri) hedef takip radarı
very long range radar
(Askeri) ÇOK UZUN MENZİLLİ RADAR: Hedefle radar arasında görüş hattı mevcut olmak şartıyla, sinyal yoluna dikey, bir metre karelik yansıtıcı bir hedef üzerinde, azami menzili 800 mili geçmeyen radar cihazı. Ayrıca bak "long range radar"
very short range radar
(Askeri) ÇOK KISA MENZİLLİ-RADAR: Hedefle radar arasında, görüş hattı mevcut olmak şartıyla, sinyal yoluna dikey bir metre karelik bir yansıtıcı hedef üzerindeki azami menzili 50 milden aşağı olan radar cihazı. Ayrıca bak "short range radar"
weapon locating radar
(Askeri) silah tespit radarı
weather radar
hava durumu radarı
Türkisch - Türkisch
Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını saptayan aygıt
İçgüdü, seziş
içgüdü
Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz. İçgüdü, seziş: "... büyük yurt sevgisinin yüce boyutlarını analık radarı ile pek iyi sezebilmektedir."- H. Taner
Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz
Englisch - Englisch
A method of detecting distant objects and determining their position, velocity, or other characteristics by analysis of sent radio waves (usually microwaves) reflected from their surfaces
A type of system using such method, differentiated by platform, configuration, frequency, power, and other technical attributes
An installation of such a system or of the transmitting and receiving apparatus
To scan with radar, or as if with radar
A superior ability to detect something

His sensitive radar for hidden alliances keeps him out of trouble.

Radio Detecting and Ranging; a device which transmits a microwave pulse, and calculates the distance, direction, and speed of an object from the returned pulse reflected by the object
an electronic instrument that broadcasts and receives microwave signals back from precipitation areas, and determines their location, height, movement, and intensity rainbow: an arc displaying all colors in the visible light spectrum Formed when light from the sun is reflected and refracted through water droplets Always appears on the side of the sky opposite of the sun reflectivity: a measure of how well a surface turns the part of the radiation it receives back in the direction from which the radiation came refraction: bending of light as it passes through something with different properties, such as a light beam bending as it travels through glass relative humidity: ratio of the actual vapor pressure of the air to the saturation vapor pressure for the surrounding air temperature In other words, how much water the air is holding divided by how much water the air is capable of holding
Radio Detection and Ranging
radio detecting and ranging; a device used to detect and determine the range to distant objects (e g , hydrometeors) or atmospheric discontinuities by measuring the time for the echo of a radio wave to return from it and the direction from which it returns
Radar is a way of discovering the position or speed of objects such as aircraft or ships when they cannot be seen, by using radio signals. a piece of equipment that uses radio waves to find the position of things and watch their movement sonar (radio detection and ranging). System that uses electromagnetic echoes to detect and locate objects. It can also measure precisely the distance (range) to an object and the speed at which the object is moving toward or away from the observing unit. Radar (the name is derived from radio detecting and ranging) originated in the experimental work of Heinrich Hertz in the late 1880s. During World War II British and U.S. researchers developed a high-powered microwave radar system for military use. Radar is used today in identification and monitoring of artificial satellites in Earth orbit, as a navigational aid for airplanes and marine vessels, for air traffic control around major airports, for monitoring local weather systems, and for spotting "speeders
Electronic device using high frequency radio waves to detect objects and display their positions on a monitor
By emitting high frequency radio waves and measuring where and how fast they were reflected, a radar instrument can measure things like distance, direction, speed, etc A radar instrument can "see" objects in the dark as well as penetrate cloud cover
An superior ability to detect something
System using pulsed radio waves to detect the position of objects by measuring the time a single pulse takes to reach the object and be reflected back
A Radio Detection And Ranging system used to detect the presence and location of objects by the transmission and return of an electromagnetic signal
Acronym for RAdio Detection And Ranging An electronic instrument used to detect distant objects and measure their range by how they scatter or reflect radio energy Precipitation and clouds are detected by measuring the strength of the electromagnetic signal reflected back
(Radio Detecting and Ranging) - an electronic means of determining distance (not an acoustic means)
a system that locates distant objects by sending out radio waves and detecting them when they bounce back off the objects
Term coined from the phrase "Radio Detecting and Ranging " It is based on the principle that ultra-high frequency radio waves travel at a precise speed and are reflected from objects they strike It is used to determine an object's direction and distance
An instrument for determining the distance and direction to an object by measuring the time needed for radio signals to travel from the instrument to the object and back, and by measuring the angle through which the instrument’s antenna has traveled
a system using beamed and reflected radio-frequency radiation, usually microwave, to detect objects and measure ranges
measuring instrument in which the echo of a pulse of microwave radiation is used to detect and locate distant objects
An instrument used to detect precipitation by measuring the strength of the electromagnetic signal reflected back (RADAR= Radio Detection and Ranging)
An acronym for radio range and detecting A radio detection device that uses pulses of microwave-length energy to provide range, azimuth, and/or elevation data of objects
{i} system for locating objects by sending radio waves and recording their echoes
A device that detects distant objects and determines their position, velocity, and other characteristics by analysis of very high frequency radio waves reflected from their surfaces Since the introduction of radar during the Second World War, radar countermeasures have been under development as well, and stealth technology is now an effective means of avoiding detection See also stealth technology
The technique of transmitting radio waves to an object and then detecting the radiation that the object reflects back to the transmitter; used to measure the distance to, and motion of, a target object
– A system or device which uses transmitted and reflected radio waves to detect objects, along with their direction, distance, height, and speed in relation to the device
RADAR stands for RAdio Detecting And Ranging
radar astronomy
a technique that uses radar echoes to examine bodies within the solar system, obtaining information about size, shape, topography, surface density, spin etc
radar dome
A weatherproof enclosure used to protect a radar antenna
radar domes
plural form of radar dome
radar gun
A hand-held (or mounted) device that uses the Doppler effect and a radar beam to measure the velocity of moving objects (especially traffic)
radar meteorology
The application of radar to the study of the atmosphere, and to the observation and prediction of weather
radar reflector
A device designed to reflect radar waves well in order to make it clearly visible on radar screens. Radar reflectors can be installed for example in boats or signal buoys
radar gun
A radar speed gun (also radar gun and speed gun) is a device used to measure the speed of moving objects. It is used in law-enforcement to measure the speed of moving vehicles and is often used in professional spectator sport, for such things as the measurement of the speed of pitched baseballs, runners and tennis serves
radar speed gun
A radar speed gun (also radar gun and speed gun) is a device used to measure the speed of moving objects. It is used in law-enforcement to measure the speed of moving vehicles and is often used in professional spectator sport, for such things as the measurement of the speed of pitched baseballs, runners and tennis serves
radar beacon
A radar transmitter that upon receiving a radar signal emits a signal which reinforces the normal reflected signal or which introduces a code into the reflected signal especially for identification purposes
Radar Absorbent Material
RAM, material that changes radar waves into small electromagnetic fields and reduces the radar image
Radar Cross Section
RCS, unique "signature" of an object created by the radar waves reflected from the object to the antenna (influenced by the shape of the object and the material it is made from)
Radar Intercept Officer
RIO, officer that operates radar detectors in American Air Force planes (sits in the rear of the plane)
Radar Warning Receiver
RWR, device that warns a pilot against tracking by radar or an enemy missile
radar astronomy
The branch of astronomy that studies bodies in the solar system by analyzing the reflections of radio waves sent from Earth
radar beacon
A fixed device that sends or receives, amplifies, alters, and returns a radar signal, permitting a distant receiver to determine its bearing and sometimes its range
radar beacon
a device that, on receiving radar signals, transmits coded signals in response to help navigators determine their position
radar camouflage
covering for a combat vehicle or weapon that makes it undetectable by radar
radar control
monitoring flight patterns by radar, monitoring of rockets and other weaponry by means of radar
radar decoy
object used to create a false radar contact
radar echo
an electronic signal that has been reflected back to the radar antenna; contains information about the location and distance of the reflecting object
radar fire
gunfire aimed a target that is being tracked by radar
radar gun
A usually hand-held device that measures the velocity of a moving object by sending out a continuous radio wave and measuring the frequency of reflected waves
radar operator
one who operates radar equipment
radar range
range in which a radar receiver is effective
radar reconnaissance
patrol using radar in order to collect intelligence on enemy activity and terrain conditions
radar screen
screen which displays information gathered by radar
radar signature
unique "fingerprint" of an object created by radar waves that are reflected from the object back to the antenna (influenced by the shape of an object and the material from which it is made)
radar telescope
A large radar antenna used in radar astronomy
radar trap
a set of equipment that uses radar to catch drivers who are going faster than the legal speed limit speed trap
radar-proof
cannot be detected by radar
radio and radar astronomy
Study of celestial bodies by measuring the energy they emit or reflect at radio wavelengths. It began in 1931 with Karl Jansky's discovery of radio waves from an extraterrestrial source. After 1945, huge dish antennas, improved receivers and data-processing methods, and radio interferometers let astronomers study fainter sources and obtain greater detail. Radio waves penetrate much of the gas and dust in space, giving a much clearer picture of the centre and structure of the Milky Way Galaxy than optical observation can. This has allowed detailed studies of the interstellar medium in the Galaxy and the discovery of previously unknown cosmic objects (e.g., pulsars, quasars). In radar astronomy, radio signals are sent to near-Earth bodies or phenomena (e.g., meteor trails, the Moon, asteroids, nearby planets) and the reflections detected, providing precise measurement of the objects' distances and surface structure. Because radar waves can penetrate even dense clouds, they have provided astronomers' only maps of the surface of Venus. Radio and radar studies of the Moon revealed its sandlike surface before landings were made. Radio observations have also contributed greatly to knowledge about the Sun. See also radio telescope
drop off the radar
To vanish or fall into obscurity

Greenbaum didn't dramatically drop off the radar as soon as that song peaked, but kept slogging away for five years with diminishing returns.

monopulse radar
any radar that is capable of estimating the position of a target based on the return of a single pulse from a cluster of simultaneous beams
multifunction array radar
A radar system capable of detecting, tracking and discriminating a large number of targets simultaneously
off the radar
unlikely to happen, or be important in the near future or tending to escape detection or attention

A UK referendum on the EU constitution now seems to be moving off the radar.

on the radar
likely to happen, or be important in the near future or tending to attract attention

After the the launch of Sputnik by the Soviet Union, space exploration was on the radar of many Americans who had ignored it earlier.

passive radar
A receive-only radar that uses ambient radio signals for search, tracking, surveillance, identification, guidance and mapping
slip under the radar
To go unnoticed, especially for a long period of time
under the radar
Without attracting notice; in an undetected or secretive manner

Institutional change has not happened. But it's done quietly under the radar at lots of places.

Doppler radar
Radar that uses the Doppler effect to measure velocity
Semi-Active Radar Homing
SARH, method of homing guidance in which a missile is assisted and directed by radar from an airplane
Terrain Following Radar
radar that track objects on ground level, TFR
air search radar
a shipboard radar that searches for aircraft
doppler radar
radar system that can differentiate between moving and stationary targets by analyzing frequency changes caused by the Doppler effect
early warning radar
Radar based at the boundary of a defended area to detect incoming enemy missiles or aircraft in time to allow deployment of a countermeasure
early warning radar
a radar that is part of an early warning system
fire control radar
naval radar that controls the delivery of fire on a military target
highly sophisticated radar
radar which is very complex and advanced in design
naval radar
naval equipment consisting of a shipboard radar
surface search radar
a naval radar to search for surface targets
three-dimensional radar
radar that will report altitude as well as azimuth and distance of a target
weather radar
radar that is able to detect clouds and precipitation
Türkisch - Englisch
radar
(trafik) speed trap
radar set
radar anteni
radar scanner
radar ekranı
radar scope
radar ekranı
radar screen
radar ekranındaki görüntü
pip
radar ekranındaki görüntü
radar display
radar ekranındaki işaretleme halkası
strobe
radar farı
radar beacon
radar görüntüsü
radar image
radar hedef grafiği
(Askeri) radar target graphic
radar huzmesi
racon
radar ihbar alıcısı
(Askeri) radar warning receiver
radar istihbaratı
(Askeri) radar intelligence
radar kesit alanı
(Askeri) radar cross section
radar kullanım raporu
(Askeri) radar exploitation report
radar menzili
radar range
radar sinyali ileri hava kontrolörü
(Askeri) radar beacon forward air controller
radar sinyali; kısa menzilli kıyı veya nehir botu
(Askeri) radar beacon; short-range coastal or river boat
radar tuzağı
radar trap
radar yankısı
radar echo
radar yön ve ikaz
(Askeri) radar homing and warning
dopler radar
(Havacılık) doppler radar
sentetik açıklıklı radar
synthetic aperture radar
Geliştirilmiş Sentetik Açıklıklı (antenli) Radar Sistemi
(Askeri) Advanced Synthetic Aperture Radar System
Hava Trafik Kontrol Radar İşaret Sistemi
(Askeri) Air Traffic Control Radar Beacon System
Karayip Havzası Radar Ağı; kimyasal, biyolojik, radyolojik veya nükleer
(Askeri) Caribbean Basin Radar Network; chemical, biological, radiological, or nuclear
Müşterek Gözetleme Hedef Taarruz Radar Sistemi
(Askeri) Joint Surveillance Target Attack Radar System
Müşterek Gözetleme ve Hedef Taarruz Radar Sistemi (JSTARS) hava aracı
(Askeri) joint surveillance, target attack radar system (JSTARS) aircraft
Otomatik Radar Taikp Sistemi
(Askeri) Automated Radar Tracking System
Porto Riko radar entegrasyon sistemi
(Askeri) Puerto Rican radar integration system
araştırıcı radar
search radar
askeri direk erişim radar kanalı
(Askeri) military direct access radar channel
bağlı aerostat radar sistemi
(Askeri) tethered aerostat radar system
bölge tek birimli radar
(Askeri) sector single-unit radar
darbeli radar
pulse radar
esas radar
(Askeri) primary radar
gezici radar sistemi
(Askeri) mobile radar system
ikincil radar
secondary radar
interferometrik sentetik diyaframlandırılmış radar
(Askeri) interferometric synthetic aperture radar
meteorolojik radar tali sistemi; intikal rapor sistemi
(Askeri) meteorological radar subsystem; movement report system
mobil radar
(Askeri) mobile radar
mobil radar kompleksleri
(Askeri) mobile radar complexes
optik radar
optical radar
panoramik radar
panoramic radar
pasif radar
passive radar
primer radar
primary radar
sabit radar
(Askeri) fixed radar
sadece ikincil radar verisi
(Askeri) secondary radar data only
sekonder radar
secondary radar
sentetik açınımlı radar
(Askeri) syntetic aperture radar
tanımlama ve radar görüş alanı
(Askeri) positive identification and radar advisory zone
terminal radar yaklaşma kontrol tesisi
(Askeri) terminal radar approach control facility
uçuş otomatik radar takip sistemi
(Askeri) en route automated radar tracking system
yerden kontrollü radar
(Askeri) ground-based radar
radar

    Silbentrennung

    ra·dar

    Türkische aussprache

    reydär

    Aussprache

    /ˈrāˌdär/ /ˈreɪˌdɑːr/

    Etymologie

    [ 'rA-"där ] (noun.) 1941. Originally spelled RADAR; an acronym of radio detection and ranging.

    Videos

    ... who designs radio, radar, every engineer who deals with radar and radio has to memorize ...
    ... radio, radar, microwaves, not to mention MRI scans, PET scans, x-rays.  In other words, ...
Favoriten