quiet, easy, mild, undisturbed, still

listen to the pronunciation of quiet, easy, mild, undisturbed, still
Englisch - Türkisch

Definition von quiet, easy, mild, undisturbed, still im Englisch Türkisch wörterbuch

peaceful
huzurlu

Kansas'ı huzurlu tutmak için çok çalıştı. - He had worked hard to keep Kansas peaceful.

Bir süre için her şey huzurlu idi. - For a time, things were peaceful.

peaceful
barışçıl

İki kız kardeş çok barışçıl bir biçimde yaşadılar. - The two sisters lived very peacefully.

Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir. - Atomic energy can be utilized for peaceful purposes.

peaceful
barışsever/huzurlu
peaceful
peacefully sükunetle
peaceful
peacefulness sükunet
peaceful
barışçı

Bizim barışçıl anayasamızı korumamız gerekir. - We must preserve our peaceful constitution.

Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir. - Atomic energy can be utilized for peaceful purposes.

peaceful
rahat
peaceful
{s} barışsever

Bugün 4 Haziran. Çin hükümetinin Tiananmen alanında barışsever bir gösteride yüzlerce insanı öldürdüğü bir gün. - Today is the 4th of June — a day when Chinese government killed hundreds of people on a peaceful demonstration on the Tiananmen square.

Normalde ben çok barışsever bir adamım. Ama ailem tehdit edildiğinde benim ne yapacağım hiç belli olmaz. - Normally, I'm a very peaceful man. But if my family is threatened, there's no telling what I'll do.

peaceful
{s} sakin

Bu orman sakin ve huzurlu. - This forest is quiet and peaceful.

Ancak, grev huzurlu olmamıştı ve Aziz Martin Luther King, Jr her iki taraftan sabırlı ve sakin olmasını rica etti. - The strike had not been peaceful, however, and Rev. Martin Luther King, Jr. begged both sides to be patient and calm.

peaceful
mulâyim
peaceful
{s} uysal
peaceful
uysallıkla
peaceful
asude
Englisch - Englisch
{a} peaceful
quiet, easy, mild, undisturbed, still
Favoriten