quantity; sum

listen to the pronunciation of quantity; sum
Englisch - Türkisch

Definition von quantity; sum im Englisch Türkisch wörterbuch

amount
{i} tutar

Fatura tutarı 5000 yendir. - The bill amounts to five thousand yen.

Bu tutar vergi içermektedir. - This amount includes tax.

amount
{i} miktar

Benim tartışmayı destekleyecek adil bir miktar bilimsel veriyi sıralayacağım - I will marshal a fair amount of scientific data to support my argument.

Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil. - The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.

amount
{f} anlamına gelmek
amount
{f} toplama ulaşmak
amount
{i} önem

O önemli miktarda bir para. - It's a substantial amount of money.

Seyahat etmek önemli miktarda kirliliğe neden olur. - Travelling causes a significant amount of pollution.

amount
faizle beraber anaparanın yekunu
amount
{f} toplamı (belirli bir miktar) olmak: It amounts to
amount
{f} sonuca varmak
amount
amount brought forward nakli yekun
amount
hulasa
amount
{i} değer

Öneriniz emir değerindedir. - Your suggestion amounts to an order.

amount
{f} ifade etmek
amount
{i} toplam

Toplam 100 dolara ulaştı. - The total amounted to 100 dollars.

Bizim toplam borcumuz on bin dolar tutuyor. - Our total debts amount to ten thousand dollars.

amount
{f} eşit olmak
amount
{f} ile eşanlamlı olmak: It amounts to the same thing. Aynı kapıya çıkar
amount
(Avrupa Birliği) miktar, tutar, meblağ
Englisch - Englisch
{i} amount
quantity; sum
Favoriten