quantity; sum

listen to the pronunciation of quantity; sum
Englisch - Türkisch

Definition von quantity; sum im Englisch Türkisch wörterbuch

amount
{i} tutar

Senet tutarı 500 dolar. - The bill amounts to 500 dollars.

Fatura tutarı 5000 yendir. - The bill amounts to five thousand yen.

amount
{i} miktar

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor. - Regardless of the amount, Brian wants the correct, entire amount by next week.

O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir. - It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.

amount
{f} anlamına gelmek
amount
{f} toplama ulaşmak
amount
{i} önem

Önemli miktarda para ulusal savunma için tahsis edilmiştir. - A considerable amount of money was appropriated for the national defense.

Topladığımız paranın miktarı önemsizdi. - The amount of money we collected was insignificant.

amount
faizle beraber anaparanın yekunu
amount
{f} toplamı (belirli bir miktar) olmak: It amounts to
amount
{f} sonuca varmak
amount
amount brought forward nakli yekun
amount
hulasa
amount
{i} değer

Öneriniz emir değerindedir. - Your suggestion amounts to an order.

amount
{f} ifade etmek
amount
{i} toplam

Toplam 100 dolara ulaştı. - The total amounted to 100 dollars.

Harcadığın toplam para miktarı nedir? - What is the total amount of money you spent?

amount
{f} eşit olmak
amount
{f} ile eşanlamlı olmak: It amounts to the same thing. Aynı kapıya çıkar
amount
(Avrupa Birliği) miktar, tutar, meblağ
Englisch - Englisch
{i} amount
quantity; sum
Favoriten