Biletçi biletimi zımbalamayı unuttu.
- The conductor forgot to punch my ticket.
Tom Mary'nin yüzüne yumruk attı.
- Tom punched Mary in the face.
Onun çenesine yumruk attım.
- I punched him in the chin.
Tom kum torbasına yumruk atıyordu.
- Tom was punching a punching bag.
Yüzüne yumruk atmak istiyorum.
- I want to punch you in your face.
Tekrar asla yapmak istemediğim tek şey bir puantöre yumruk atmaktır.
- One thing I don't ever want to do again is punch a time clock.
Onu söylediğin için seni yumruklamalıyım.
- I ought to punch you for saying that.
Onun yüzünü yumruklamam gerekir.
- I ought to punch him in the face.
Biletçi biletimi zımbalamayı unuttu.
- The conductor forgot to punch my ticket.
Biletçi biletimi zımbalamayı unuttu.
- The conductor forgot to punch my ticket.
The Newcomes was illustrated by Punch cartoonist Richard Doyle.
... snooping on network traffic, deliberately breaking their machines, deliberately punching ...