O, binaya girdiğinde, ani bir çığlık sesiyle korkutuldu.
- When he entered the building, he was frightened by a sudden cry.
Gök gürültüsü öğrencileri korkuttu.
- The thunder frightened the students.
Tom muhtemelen korkmuş.
- Tom is probably frightened.
Tom korkmuş görünüyor.
- Tom looks frightened.
Kuştan korkan darı ekmez.
- He who is frightened of a sparrow will never sow barley.
Bağırman ve uluman ruhsal bir bozukluk. Soruyorum, hastaneye kaldırılmadan önce terapiste gitmen için sana yalvarıyorum.
- Your yelling and howling is called a psychosis. I ask, I beg you to see a therapist before you get instituonalized.
Gerçeklik ve gerçek dışılık, kişinin ruhu için önemlidir.
- Reality and irreality are both important for one's psyche.
Bir ölçüde Psikoloji öğrenimi yaptım.
- I have studied Psychology to some extent.
Tom ayda bir ya da iki kez bir psikiyatristle görüşür.
- Tom sees a psychiatrist once or twice a month.
Tom Mary'yi gördüğü için çok heyecanlanmıştı.
- Tom was thrilled to see Mary.
Tom heyecanlanmış görünmüyor.
- Tom doesn't look thrilled.
O, yeni işinde heyecanlanıyor.
- He's thrilled with his new job.
Kedi akşam yemeği için balık aldığında sevinçten heyecanlandı.
- My cat is thrilled with joy when she gets fish for dinner.
I'm getting myself psyched up to cross the rope bridge.
the psych ward.
... like, 40 and 50 people and being psyched about that many people showing up. And I played ...