In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
- 2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
Monday's protests were mostly peaceful.
- Pazartesinin protestoları çoğunlukla barışçıldı.
People are protesting against nuclear weapons.
- İnsanlar nükleer silahlara karşı protesto ediyor.
He protested against the new plan.
- O yeni planı protesto etti.
The sinking of the RMS Lusitania caused an international outcry.
- RMS Lusitania'nın batması uluslararası bir protestoya neden oldu.
He probably meant that people go to demonstrations just to show up instead of actually protesting.
- O, muhtemelen insanların gerçekten protesto yapmak yerine sadece boy göstermek için gösterilere gittiklerini kastediyordu.
The police used tear gas against the protesting students.
- Polis protestocu gençlere karşı biber gazı kullandı.