The protesters barricaded the entrance.
- Protestocular girişe barikat kurdular.
The protesters demanded government reform.
- Protestocular hükümetten reform talep etti.
All the students protested against the war.
- Bütün öğrenciler savaşı protesto ettiler.
He didn't open his mouth to protest.
- O, protesto etmek için ağzını açmadı.
The sinking of the RMS Lusitania caused an international outcry.
- RMS Lusitania'nın batması uluslararası bir protestoya neden oldu.
Why are they protesting?
- Neden onlar protesto ediyor?
The police used tear gas against the protesting students.
- Polis protestocu gençlere karşı biber gazı kullandı.