He didn't open his mouth to protest.
- O, protesto etmek için ağzını açmadı.
People are protesting against nuclear weapons.
- İnsanlar nükleer silahlara karşı protesto ediyor.
The sinking of the RMS Lusitania caused an international outcry.
- RMS Lusitania'nın batması uluslararası bir protestoya neden oldu.
The police used tear gas against the protesting students.
- Polis protestocu gençlere karşı biber gazı kullandı.
Why are they protesting?
- Neden onlar protesto ediyor?
Today, some websites are blacked out to protest against SOPA and PIPA.
- Bugün bazı web siteleri SOPA ve PIPA'yı protesto etmek için karartılmıştır.
The assembly voted to protest against any nuclear armament.
- Meclis herhangi bir nükleer silahlanmaya karşı protesto etmek için oy kullandı.
He probably meant that people only go to demonstrations to show themselves and not to protest.
- Muhtemelen insanların gösterilere protesto etmek için değil, sadece kendilerini göstermek için gittiklerini demek istiyor.
The assembly voted to protest against any nuclear armament.
- Meclis herhangi bir nükleer silahlanmaya karşı protesto etmek için oy kullandı.
He didn't open his mouth to protest.
- O, protesto etmek için ağzını açmadı.
American workers began to protest.
- Amerikan işçileri protesto etmeye başladı.
In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
- 2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
Protests must continue.
- Protestolar devam etmelidir.
Many Americans protested the purchase of Alaska.
- Birçok Amerikalı Alaska'nın satın alınmasını protesto ettiler.
All the students protested against the war.
- Bütün öğrenciler savaşı protesto ettiler.
He didn't open his mouth to protest.
- O, protesto etmek için ağzını açmadı.
Tom opened his mouth to protest.
- Tom protesto etmek için ağzını açtı.