Cezaevleri yeterli değil.
- Prisons aren't enough.
Cezaevleri delilerle dolu.
- Prisons are full of lunatics.
Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
- By the time you get out of prison, she'll have been married.
Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
- When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
- By the time you get out of prison, she'll have been married.
Polis seni hapishaneye koyacak.
- The police will put you in prison.
Cezaevi suçluları islah eder mi?
- Does prison reform criminals?
Tom geçen ay cezaevinden serbest bırakıldı.
- Tom was released from prison last month.
Mahkûm cezaevi duvarının altında bir delik açtı.
- The prisoner dug a hole under the prison wall.
Prison was a harrowing experience for him.
The academy was a prison for many of its students because of its strict teachers.