O, dakikliği üzerine kendisiyle gurur duydu.
- He prided himself on his punctuality.
O, sınıfının gururudur.
- She is the pride of her class.
Birçok anne-baba çocuklarıyla gurur duyuyor.
- Many parents take pride in their children.
Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik.
- The seven deadly sins are: pride, envy, greed, anger, lust, gluttony and sloth.
Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.
- Humility often gains more than pride.
O işinden gurur duymaktadır.
- He takes pride in his work.
Gücümüzle gurur duyduk.
- We took pride in our strength.
Beyaz Rusya'da yaşıyorum ve bu durumdan gurur duyuyorum.
- I live in Belarus and I take pride in this fact.
I pride myself on being a good judge of character, but pride goes before the fall and I'm not a good judge of my own character so I'm often wrong without knowing it.