Sana bir ön izleme vereyim.
- Let me give you a preview.
Bize gala öncesi özel gösterim verir misiniz?
- Can you give us a preview?
Dün gece özel bir ön gösterim vardı.
- There was a special sneak preview last night.
Bize gala öncesi özel gösterim verir misiniz?
- Can you give us a preview?
Their dress rehearsal will be a sneak preview of the show for theater members.
... I'm giving you a preview here. ...
... It has a preview on the desktop. ...