present participle of swell

listen to the pronunciation of present participle of swell
Englisch - Türkisch

Definition von present participle of swell im Englisch Türkisch wörterbuch

swelling
{i} şişkinlik, şişlik, şiş, şişmiş yer
swelling
genişleme
swelling
(İnşaat) sünme
swelling
kabarıklık
swelling
büyüme
swelling
şişerek
swelling
kabarık
swelling
{i} çıban
swelling
{i} yumru
swelling
şiş

Onun kafasında bir şiş var. - He has a swelling on his head.

Şişliği önlemek için bileğine buz koymalısın. - You need to put some ice on your ankle to keep the swelling down.

swelling
{i} şişkinlik
swelling
şişir/şiş
swelling
{i} şişirme
swelling
(Nükleer Bilimler) şişme

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy. - Put some ice on your ankle to keep the swelling down.

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine bir buz torbası koymalısın. - You should put an ice pack on your ankle to keep the swelling down.

swelling
şişirilmiş
swelling
{i} yükseltme
swelling
{i} yükselme
swelling
kabaran
Englisch - Englisch
swelling
present participle of swell
Favoriten