present participle of shoplift

Englisch - Türkisch

Definition von present participle of shoplift im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

shoplifting

ayrı olarak

shoplifting

{i} hırsızlık

Tom, hırsızlık nedeniyle Boston'da tutuklandı. - Tom was arrested in Boston for shoplifting.

Polis memuru genci hırsızlık için tutukladı. - The police constable arrested the teenager for shoplifting.

shoplifting

{i} hırsızlık (dükkân)

shoplifting

{i} dükkân hırsızlığı

Leyla dükkan hırsızlığından dolayı Kahire'de tutuklandı. - Layla was arrested in Cairo for shoplifting.

Tom dükkan hırsızlığından yakalandı. - Tom was caught shoplifting.

shoplifting

hırsızlık hırsızlık

shoplifting

{i} dükkânlardan mal aşırma

Englisch - Englisch

Definition von present participle of shoplift im Englisch Englisch wörterbuch

shoplifting

Silbentrennung

pres·ent par·ti·ci·ple of shoplift