Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

present participle of miss

listen to the pronunciation of present participle of miss
Englisch - Türkisch

Definition von present participle of miss im Englisch Türkisch wörterbuch

missing
{i} özlem

Bir şey özlemiyor musun? - Aren't you missing something?

Herhangi birini özlemiyor musun? - Aren't you missing anyone?

missing
eksik

Bu kitabın son yaprağı eksik. - The last leaf of this book is missing.

Benim çantalardan biri eksik. - One of my bags is missing.

missing
{s} kayıp

Dün bavulumu bagaj odasına koydum ama şimdi kayıp gibi görünüyor. - I put my suitcase in the baggage room yesterday, but now it seems to be missing.

Babanın kayıp olduğunu bildirdin mi? - Have you reported that your father is missing?

missing
(Bilgisayar) yok
missing
(Askeri) kaybolan

Sonunda kaybolan erkek kardeşini buldu. - He found his missing brother at last.

missing
namevcut
missing
taşan
missing
eksik kalan
missing
bulunmayan
missing
yitik
missing
{f} özle

Herhangi birini özlemiyor musun? - Aren't you missing anyone?

Bir şey özlemiyor musun? - Aren't you missing something?

missing
eksik,n.kayıp: v.özle: prep.özleyerek
missing
{s} eksik, olmayan, kayıp: There is a page missing. Bir sayfa eksik
missing
There is a page missing bir sayfa eksik
missing
missinglinklink the missing savaşta kayıp askerler
missing
miss özle/farket/kaçır
missing
(isim) kaçırma, özlem
Englisch - Englisch
missing