Onun öksürük nöbeti vardı.
- She had a fit of coughing.
Tom'un öksürük büyüsü vardı.
- Tom had a coughing spell.
Tuzlu su ile gargara yapmak öksürüğü durdurmaya yardım eder.
- Gargling with salt water helps stop coughing.
Tom öksürüğünü tutamadı.
- Tom couldn't stop coughing.