present participle of captivate

Englisch - Türkisch

Definition von present participle of captivate im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

captivating

{s} büyüleyici

Dedemin bana verdiği büyüleyici kitabı okumak için tüm gece oturdum. - I was up all night reading the captivating book my grandfather gave me.

O büyüleyici bir konuşmacı. - He's a captivating speaker.

captivating

{s} çekici

captivating

{f} büyüle

O büyüleyici bir konuşmacı. - He's a captivating speaker.

Dedemin bana verdiği büyüleyici kitabı okumak için tüm gece oturdum. - I was up all night reading the captivating book my grandfather gave me.

Englisch - Englisch

Definition von present participle of captivate im Englisch Englisch wörterbuch

captivating

Silbentrennung

pres·ent par·ti·ci·ple of cap·ti·vate