Bir birahane bira içmek için popüler bir toplanma yeridir.
- A pub is a popular gathering place in which to drink beer.
Sincap fındık toplamayla meşguldü.
- The squirrel was busy gathering nuts.
Tom aile toplantılarını fazla sevmiyor.
- Tom doesn't enjoy family gatherings very much.
Distinction between gathering and agriculture.
Ofis binamızın dışında toplanan büyük bir kalabalık var gibi görünüyor.
- There seems to be a big crowd gathering outside our office building.
Onun etrafında bir kalabalık toplanıyordu.
- A crowd was gathering around him.
O asla bir toplantıya gitmez.
- He never goes to a gathering.
Toplantı sonunda telefon numaralarını değiştirdik.
- We exchanged phone numbers at the end of the gathering.
Ailem ve ben eğlence dolu bir gün için sahile gidiyoruz, bu, yüzme, kabuk toplama, ve kumdan kaleler yapma gibi şeyler içerecek.
- My family and I are going for a fun filled day at the beach. It will include swimming, gathering shells, and building sandcastles.
Japon öğrencilerin bilgi toplamada çok iyi olduklarını düşünüyorum.
- I think that Japanese students are very good at gathering knowledge.