prensi̇p

listen to the pronunciation of prensi̇p
Türkisch - Englisch

Definition von prensi̇p im Türkisch Englisch wörterbuch

prensip
principle

I agree with the ban in principle, but in practice it will be extremely difficult. - Ben prensip olarak yasağa katılıyorum fakat uygulamada oldukça zor olacak.

Tom agreed with Mary in principle. - Tom Mary ile prensipte anlaştı.

prensip
principal
prensip
policy
prensip
basis
prensip
doctrine
prensip
guideline
prensip
basic
prensip
standing rule
prensip
rule

He makes it a rule never to speak ill of others. - Başkaları hakkında kötü konuşmamayı kendisine prensip olarak benimsemektedir.

He makes it a rule not to eat too much. - Çok fazla yemek yememeyi prensip edinir.

prensip
dictate
prensip
principle ilke
prensip
(Hukuk) basis, principle
prensip itibariyle
on principle
prensip olarak
as a principle
prensip olarak
in principle
prensip sahibi
moral
prensip sahibi olmayan
unscrupulous
prensip anlaşması
agreement-in-principle
prensip haline getirmek
make something a principle
prensip olarak yapmak
act on principle
prensip sahibi
(someone) who is a person of principle
prensip sahibi
principled
prensip sahibi bir adam
he's a man of principle
prensip sahibi kimse
a man of principles
prensip
tenet
Hava Kuvvetleri unsur plan subayı (karargah); kesin nokta; Prensip Destek Başkan
(Askeri) Air Force component plans officer (staff); decisive point; Directorate for Policy Support (DIA)
prensipler
code
prensi̇p
Favoriten