pref. against, opposing

listen to the pronunciation of pref. against, opposing
Englisch - Türkisch

Definition von pref. against, opposing im Englisch Türkisch wörterbuch

anti
zıt
anti
karşıt

Bu ülkenin lideri şiddetli bir biçimde Amerikan karşıtıdır. - The leader of this country is fiercely anti-American.

Bence, sigara karşıtı yasa makul. - The anti-smoking law is just, in my opinion.

anti
aykırı
anti
edat, k. dili -e karşı, -in aleyhinde
anti
{i} muhalif
anti
karşı

Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti. - In Germany today, anti-violence rallies took place in several cities, including one near Hamburg where three Turks were killed in an arson attack on Monday.

Birçok kişi antibiyotiklerin virüs kaynaklı hastalıklara karşı etkisiz olduklarının farkında değil. - Many people don't realize that antibiotics are ineffective against viral diseases.

anti
aksi
anti
{i} karşı olan kimse
anti
pref. anti
anti
(Anatomi) karşıt, zıt, mukabil, aksi
anti
ters
anti
önek karşı, anti-
Englisch - Englisch
anti