Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

predict; presage

listen to the pronunciation of predict; presage
Englisch - Türkisch

Definition von predict; presage im Englisch Türkisch wörterbuch

omen
kehanet/alamet
omen
{i} kehanet
omen
{i} (bir olayın gerçekleşeceğini önceden belirten) alamet, işaret
omen
alamet

Ben her zaman kalp krizi geçirmenin bir ölüm alameti olduğunu düşündüm. - I always thought that suffering a heart attack was an omen of death.

Onun tembelliği gelecek için kötü bir alâmetti. - His laziness was a bad omen for the future.

omen
{f} geleceği söylemek
omen
{f} kehanette bulunmak
omen
{i} alâmet

Onun tembelliği gelecek için kötü bir alâmetti. - His laziness was a bad omen for the future.

Ben her zaman kalp krizi geçirmenin bir ölüm alameti olduğunu düşündüm. - I always thought that suffering a heart attack was an omen of death.

Englisch - Englisch
{f} omen
predict; presage
Favoriten