Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

power of endurance; as, a horse of a good bottom

listen to the pronunciation of power of endurance; as, a horse of a good bottom
Englisch - Türkisch

Definition von power of endurance; as, a horse of a good bottom im Englisch Türkisch wörterbuch

bottom
{i} popo

Sue'nun büyük bir poposu var ama o umursamıyor. - Sue has a big bottom, but she doesn't care.

Bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz. - It's as smooth as a baby's bottom.

bottom
altta

Biz her zaman altta değil ve üstte olabilir miyiz? - May we always be on top and not at the bottom.

34. sayfada alttan yedinci satıra bak. - Look at the seventh line from the bottom on page 34.

bottom
en alt
bottom
en alta
bottom
alttan

Pantolon alttan giyilirdi. - The trousers were worn at the bottom.

34. sayfada alttan yedinci satıra bak. - Look at the seventh line from the bottom on page 34.

bottom
son

Onun masum olduğuna son dolarıma bahse girerim. - I bet my bottom dollar he is innocent.

Evi baştan aşağı aradıktan sonra Tom, kaybettiğini düşündüğü cüzdanı buldu. - Tom found the wallet he thought he'd lost after searching the house from top to bottom.

bottom
(out ile) en düşük seviyeye ulaşmak
bottom
{i} alt

Tom daha sonra ne yapması gerektiğini merak ederek merdivenlerin alt kısmında oturdu. - Tom sat at the bottom of the stairs wondering what he should do next.

Alt tarafı imzalayın lütfen. - Sign at the bottom, please.

bottom
alt dip/alt
bottom
(isim) dip, alt, kaynak, temel; gemi omurgası, tekne; dayanma gücü; kıç (Argo), popo
bottom
{s} dipteki
bottom
alt,dip
bottom
{i} dip, alt
bottom
{f} dip koymak
bottom
{i} kaynak
bottom
(fiil) dip koymak, temeline inmek, esasını araştırmak
bottom
gemi

Gemi denizin dibine battı. - The ship went down to the bottom of the sea.

Gemi denizin dibine battı. - The ship sank to the bottom of the sea.

bottom
çıkış
bottom
(Tekstil) zeminlemek
bottom
{f} esasını araştırmak
Englisch - Englisch
bottom
power of endurance; as, a horse of a good bottom
Favoriten