Sana yardım edemem çünkü meşgulüm.
- No te puedo ayudar porque estoy ocupado.
Gelemedi çünkü hastaydı.
- No pudo venir porque estaba enfermo.
O, hasta olduğu için, gelemiyor.
- Él no puede venir porque está enfermo.
Çok tuzlu olduğu için deniz suyunu içemezsin.
- No puedes beber agua del mar porque es demasiado salada.