Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı.
- She would have fallen into the pond if he had not caught her by the arm.
Gölet üç metre derinliğindedir.
- The pond is 3 meters deep.
Gölet üç metre derinliğindedir.
- The pond is 3 meters deep.
Gölette neredeyse hiç su yok.
- There's almost no water left in the pond.
Havuz yüzülemiyecek kadar çok sığ.
- The pond is too shallow for swimming.
Havuzda yüzmemelisiniz.
- You mustn't swim in the pond.