Yeni politikayı benimsemek, bu şirketin şimdiye kadar yaptığı en iyi şeydi.
- Adopting the new policy was the best thing this company ever did.
O, yeni bir politika izlemeye karar verdi.
- He had decided on a new policy.
Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır.
- Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.
Sigorta poliçesini daha dikkatli okumalıydım.
- I should have read the insurance policy more carefully.
Senin planın bizim politikamızla uyumlu değil.
- Your plan is not in line with our policy.
Sigorta poliçesini daha dikkatli okumalıydım.
- I should have read the insurance policy more carefully.
Dan'ın altı yüz bin dolar değerinde hayat sigortası poliçesi vardı.
- Dan had a life insurance policy worth six hundred thousand dollars.
Bu bizim ilkelerimizi ihlal eder.
- That would violate our policy.
Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır.
- Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.
These bitter accusations might have been suppressed, had I with greater policy concealed my struggles, and flattered you.
... The president's policies throughout the Middle East began with an apology tour and ...
... extend the tax policies that we have. Now, I'm not going to raise taxes on anyone because ...