piren

listen to the pronunciation of piren
Türkisch - Englisch
pyrene

We went from France to Spain by crossing the Pyrenees. - Pireneleri geçerek Fransa'dan İspanya'ya gittik.

I hiked through the Pyrenees from Spain to Paris. - İspanya'dan Parise Pirene'leri bir uçtan bir uca yürüdüm.

pire
flea

Tom put a flea collar on his dog. - Tom köpeğine bir pire tasması taktı.

If you lie down with dogs, you will get up with fleas. - Köpeklerle yatarsan pirelerle kalkarsın.

pire
(Tabiat Doğa) (böcek, haşere) flea
pire
xenopsylla
pire
louse
pire
flee
pire
fleas

He who sleeps with dogs gets up with fleas. - Köpekle uyuyan pireyle kalkar.

If you lie down with dogs, you will get up with fleas. - Köpeklerle yatarsan pirelerle kalkarsın.

Pire
city and seaport in Greece
pire
small bloodsucking insect
pire
{i} Piraeus
pire
chigger
Türkisch - Türkisch

Definition von piren im Türkisch Türkisch wörterbuch

Pire
(Osmanlı Dönemi) TAMİR BİN TAMİR
Pire
(Osmanlı Dönemi) KAZZAN
Pire
(Osmanlı Dönemi) KAZEZ
Pire
(Osmanlı Dönemi) USAM
pire
Zoolojide, Pulex olarak tanımlanan, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan,iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan küçük, asalak böcek
pire
Pireler takımında, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan, iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan, küçük, asalak böcek (Pulex)
pire
Memelilerde asalak olarak yaşayan küçük bir böcek
piren
Favoriten