My mother is busy cooking dinner.
- Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
Mother is busy cooking the dinner.
- Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
This style of cooking is peculiar to China.
- Bu tarz pişirme Çin'e özgüdür.
He likes cooking for his family.
- O,ailesi için yemek pişirmeyi sever.
I took a cooking class last spring and learned to bake bread.
- Ben geçen baharda bir aşçılık dersi aldım ve ekmek pişirmeyi öğrendim.
The best cookies I've ever eaten are the ones that your mother baked for me.
- Benim şimdiye kadar yediğim en iyi kurabiyeler annenin benim için pişirmiş olduklarıdır.
My mother cooked the potatoes very well.
- Annem patatesi çok iyi pişirdi.
Mother has not cooked dinner yet.
- Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.