Dün bir yabancı bana telefon etti.
- A stranger phoned me yesterday.
Ne yazdın ne de telefon ettin.
- You've neither written nor phoned.
O istasyona varır varmaz, annesini aradı.
- The moment she arrived at the station, she phoned her mother.
Aradığı o kişi kimdi?
- Who was it that he phoned?
Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
- She wanted my permission to use the phone.
Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
- Get both a phone and internet access in a single package!
Dün bir yabancı bana telefon etti.
- A stranger phoned me yesterday.
Sen gelmeden önce lütfen bana telefon et.
- Please phone me before you come.
Ben ona telefon etmek üzereyken, ondan bir mektup geldi.
- Just when I was about to phone her, a letter arrived from her.
Anne ve babaya telefon etmek istiyorum.
- I'd like to phone the parents.