O, olağanüstü gücüyle arabayı kaldırdı.
- He lifted the car with his phenomenal strength.
Guglielmo bildiğim en iyi öğrencidir. O anında öğrenir ve olağanüstü bir hafızaya sahiptir.
- Guglielmo is the best student I know. He learns instantly and has a phenomenal memory.
Şaşılacak biçimde iyi yapıyoruz.
- We're doing phenomenally well.
Şu an gerçekten harika hissediyorum.
- I really do feel phenomenal now.