O, herkes için eşitliğin lehindeydi.
- He was in favor of equality for all.
Bir bütün olarak ulus, siyasi reformun lehinde.
- The nation as a whole is in favor of political reform.
Konuşma onların sosyal hareketinin lehineydi.
- The address was in favor of their social movement.
2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
- In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
Many people are in favor of capital punishment.