Yılın moda kelimesi dijital: dijital saatler, dijital mikrodalga fırınlar, hatta dijital dolma kalemler.
- The trendy word of the year was digital: digital clocks, digital microwave ovens, even digital fountain pens.
Bu kalemlerden birini seç.
- Choose any of these pens.
İki düzine kalem satın aldım.
- I bought two dozen pencils.
Bunlar benim kalemlerim.
- These are my pencils.
Tükenmez kalemin var mı?
- Do you have a ballpoint pen?
Tükenmez kalemle yazar mısınız lütfen?
- Won't you please write with a ballpoint pen?
Dolmakalemle yazmayı severim.
- I like writing with a fountain pen.
Yanınızda bir dolmakaleminiz var mı?
- Do you have a fountain pen with you?
Domuzlar ağılda değil.
- The pigs are not in the pen.
Ben çocukken, evimizin yanındaki bir ağılda siyah bir domuz vardı.
- When I was a kid, there was a black pig in a pen beside our house.
Tom bir kalem çıkardı ve yazmaya başladı.
- Tom took out a pencil and started to write.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
- Please write with a pen.
Dolma kalemimi aramak zorundayım.
- I have to look for my pen.
Bir dolma kalemin mi yoksa bir kurşun kalemin mi var.
- Do you have a pen or pencil?
Tükenmez kalemle yazar mısın?
- Will you write with a ballpoint pen?
Tükenmez kalemle yazar mısınız lütfen?
- Won't you please write with a ballpoint pen?
Lütfen adını yazmak için bir kurşun kalem kullan.
- Please use a pencil to write down your name.
Yazmak için kurşun kalemim yok.
- I have no pencil to write with.
Küçük emeklilik maaşıyla yaşamak, onun için zordur.
- It's hard for him to live on his small pension.
Klitoris aslında gelişmemiş küçük bir penistir.
- The clitoris is really a small undeveloped penis.
Dan'e eyalet hapishanesinde on yıl hapis cezası verildi.
- Dan was given a ten-year sentence at a state penitentiary.
Tom bir eyalet hapishanesine gönderildi.
- Tom was sent to a state penitentiary.
There are two steers in the third pen.
And eke the pennes, that did his pineons bynd, / Were like mayne-yards, with flying canuas lynd, / With which whenas him list the ayre to beat .
I'm against the death penalty.
- I am against the death penalty.
I am against the death penalty.
- I'm against the death penalty.
Please write your name with a pencil.
- Write down your name with a pencil, please.
Write down your name with a pencil, please.
- Please write your name with a pencil.
Tom put the pliers back into the toolbox.
- Tom penseyi alet çantasına geri koydu.
I need a pair of pliers.
- Bir penseye ihtiyacım var.