Six pence per second, Bob reminds her.
- Saniyede altı peni Bob ona hatırlatıyor.
I offered him fifty pence and he accepted.
- Ona elli peni teklif ettim ve o kabul etti.
How many pennies does it take to make one pound?
- Kaç peni bir pound yapar?
What is the worth of a jar full of pennies?
- Peni dolu bir kavanozun değeri nedir?
A penny for your thoughts.
- Düşünceleriniz için bir peni.
He doesn't even have a penny in his pocket.
- Onun cebinde bir peni bile yoktur.