O, bu odaya girmiş olmalı.
- He must have entered this room.
Girmiş olduğunuz e-posta adresi zaten kullanımda.
- The email address you entered is already in use.
Erkek kardeşim okumaya öylesine dalmıştı ki odaya girdiğimde beni farketmedi.
- My brother was so absorbed in reading that he did not notice me when I entered the room.
Ben yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
- I entered someone else's room by mistake.