past participle of know

listen to the pronunciation of past participle of know
Englisch - Türkisch

Definition von past participle of know im Englisch Türkisch wörterbuch

known
bilinen

Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir. - A known mistake is better than an unknown truth.

Futbol, dünyada en çok bilinen spordur. - Football is the most known sport in the world.

known
{s} tanınan

Bir sosyete moda toplumda iyi tanınan ve sosyal faaliyetlere ve eğlenceye düşkün bir kişidir. - A socialite is a person who is well known in fashionable society and is fond of social activities and entertainment.

Sony tüm dünyada tanınan bir markadır. - Sony is a brand known around the world.

known
sayılı
known
muayyen
known
tanınmak

O hem Hindistan'da hem de Çin'de iyi tanınmaktadır. - She is well known in both India and China.

Tanınmak istemiyorum. - I don't want to be known.

known
ünlü

San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür. - San Francisco is known for its fog and its hills among other things.

known
{f} bil

Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir. - His name is known to everyone in this town.

Firma, yüksek kaliteli ürünleriyle bilinmektedir. - The firm is known for its high-quality products.

known
tanınmış

O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır. - She's well known as a singer.

O, ülkemizde iyi tanınmıştır. - He is well known in our country.

known
{s} belli
known
f., bak. know. s. bilinen. i
Englisch - Englisch
known
knowen

and it is vulgarly well knowen that thornes signifie stinging and pricking cares. — King James VI and I.

past participle of
awoken
past participle of
unfastened
past participle of
unblocked
past participle of know
Favoriten