past of plan

listen to the pronunciation of past of plan
Englisch - Türkisch

Definition von past of plan im Englisch Türkisch wörterbuch

planned
{s} planlı

Sami o gün ayrılmayı planlıyordu. - Sami planned to leave that day.

Kotava planlı bir dildir. - Kotava is a planned language.

planned
{s} planlanmış

Onun hapishaneden kaçışı iyi planlanmıştı. - His escape from prison was well planned.

Oldukça çok planlanmış işimiz var. - We have quite a lot of work planned.

planned
{f} planla

Tom Mary'ye yüzmeyi planlayıp planlamadığını sordu. - Tom asked Mary whether she planned to swim or not.

Tom Mary'nin aradığı krediyi vermeyi planlamış görünüyor. - It seems that Tom had planned to give Mary the loan she had been looking for.

planned
{s} tasarlanmış
Englisch - Englisch
planned
past of plan
Favoriten