past of acquaint

listen to the pronunciation of past of acquaint
Englisch - Türkisch

Definition von past of acquaint im Englisch Türkisch wörterbuch

acquainted
haberdar
acquainted
haberdar olma
acquainted
haberdar etti
acquainted
{s} tanışık

İkinizin tanışık olmasına inanmıyorum. - I don't believe you two are acquainted.

Sami katiliyle tanışık gibi görünüyordu. - Sami seemed to be acquainted with his killer.

acquainted
haberdar et
acquainted
{s} tanışmış

Onunla tanışmış olmak büyük bir onur. - It is a great honor to become acquainted with her.

Kasabadaki herkesle tanışmıştı. - He was acquainted with everybody in town.

Englisch - Englisch
acquainted
past of acquaint

    Silbentrennung

    past of ac·quaint

    Türkische aussprache

    päst ıv ıkweynt

    Aussprache

    /ˈpast əv əˈkwānt/ /ˈpæst əv əˈkweɪnt/
Favoriten