pasifleşme

listen to the pronunciation of pasifleşme
Türkisch - Englisch

Definition von pasifleşme im Türkisch Englisch wörterbuch

pasif
passive

Watching TV is a passive activity. - Televizyon izlemek pasif bir faaliyettir.

The passive man seldom, if ever, expresses himself. - Pasif insan nadiren, kırk yılda bir, kendini ifade eder.

pasif
inactive
pasif
(Ticaret) debit
pasif
supine
pasif
(Ticaret) unfavorable
pasif
passivation
pasif
liabilities
pasif
ınactive
pasifleşmek
integrated passive
pasif
quiescent
pasif
com. liabilities; debit side of a balance sheet
pasif
nonviolent
pasif
passive; inactive; liabilities
Türkisch - Türkisch
Pasif olma durumu
PASİF
(Hukuk) Mal varlığına veya hukuki bütünlüğe ilişkin borçlar
pasif
Edilgen
pasif
Bir şeye karşı tepki göstermeyen, etkinliği olmayan, başkasının etkisine katlanan, edilgin: "Yalnız müdafaa hâlinde ve pasif bir mücadeleyi sevdiğini zannettim."- P. Safa. Çekingen, durgun: "Dolmabahçe, bir sis bulutu gibi silik, sessiz ve pasif, âdeta varlığından utanır gibi uzanmaktadır."- H. Taner
pasif
Bir şeye karşı tepki göstermeyen, etkinliği olmayan, başkasının etkisine katlanan, edilgin
pasif
Bir mal varlığı üstünde etki yapan, para ile değerlendirilebilir borç ve yükümlülüklerin toplamı
pasif
Edilgin
pasif
Çekingen, durgun
pasifleşmek
Pasif duruma gelmek
pasifleşme
Favoriten