Tom katılmak istediğini asla söylemedi.
- Tom never said he wanted to participate.
Çalıştaya katılmak istiyorsanız lütfen şimdi bizi arayın.
- Please give us a call now if you want to participate in the workshop!
Biz şirketimizin atletizm karşılamasına katıldık.
- We participated in the athletic meet of our company.
Hükümet programa katılan firmalara faizsiz kredi sağlayacak.
- The government will provide interest-free loans to firms that participate in the program.
Ortak olmak istiyordum.
- I wanted to participate.
Kilise katılımı düştü.
- Church participation has fallen.
Katılımınızı destekliyoruz.
- We encourage your participation.
Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.
- They want to participate in the Olympic Games.
Bu programa katılmak için seçildim.
- I have been selected to participate in this program.
Katılanlar hakkında heyecanlıyım.
- I'm excited about participating.
Bacağı onun tenis turnuvasına katılmasını engelleyecek.
- His leg will prevent him from participating in a tennis tournament.
Korkarım ki seni hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalacağım. Canım bu tartışmaya katılmak istemiyor
- I'm afraid I'll have to disappoint you. I don't feel like participating in this discussion.
Hükümet, katılımcı olmalıdır.
- Government should be participatory.
Make the Earth ... turn round its own axis in twenty four hours, and towards the same point with all the other Spheres; and without participating this same motion to any other Planet or Star.
... ways to encourage people to participate the political process. We've talked about ways ...
... could participate and help build in some fashion. ...