Onun ailesi çiftçiydi.
- His parents were farmers.
Ebeveynlerimin de bir çiftliği var.
- My parents also have a farm.
Rus parlamentosunun alt kanadı olan Dumanın bir oturumunda ortalama sekiz kanun kabul edilir.
- During one session of the Duma, the lower house of the Russian parliament, an average of eight laws are adopted.
Kuran'da Hz. Meryem ve Hz. İsa'nın doğumu hakkında bir bölüm vardır.
- In the Quran there is a part about Saint Mary and the birth of Jesus Christ.
Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Kısmen yeterli bilgiyi alamadığından dolayı Harper'in açıklaması eksik kalıyor.
- Partly because he could not receive enough information, Harper's description remains imperfect.
Yeterli param olduğunda Paris'e gideceğim.
- I'll go to Paris when I have enough money.
Tom, çoğu insanı başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom successfully convinced many people that he possessed paranormal powers.
Tom, çoğu kişiyi başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom successfully convinced many people that he possessed paranormal powers.
Onun alt yapısı onun selefininki ile paralellik göstermektedir.
- His background parallels that of his predecessor.
Kediler sahiplerininkine paralel duygusal alışkanlıklar gösterir.
- Cats show emotional habits parallel to those of their owners.
He will need to par every hole in order to win this game.
He needs to make this shot for par.
It took a long time to finish, but that's par for the course on a project like this.
His work isn't up to par. Is he not well?.