parçacıklar

listen to the pronunciation of parçacıklar
Türkisch - Englisch
particles

Tiny particles in the air can cause cancer. - Havadaki küçük parçacıklar kansere neden olabilir.

Some scientists think that gravity is made up of particles called gravitons which travel at the speed of light. - Bazı bilim adamları yer çekiminin ışık hızıyla seyahat eden graviton denilen parçacıklardan yapıldığını düşünüyor.

smithereens
dribs and drabs
parçacık
{i} particle

A positron is a small particle similar to an electron, but with a positive electric charge. - Pozitron bir elektrona benzeyen küçük bir parçacıktır fakat pozitif elektrik yüklüdür.

Each kind of atom has a certain unique number of particles called protons, neutrons, and electrons in it. - Her tür atomun içinde protonlar, nötronlar ve elektronlar denilen belirli benzersiz parçacıkları vardır.

parçacıklar halinde
in dribs and drabs
parçacık
(Tıp) fragment
parçacık
(Bilgisayar) widget
parçacık
(Bilgisayar) thumbnail
parçacık
mote
parçacık
{i} spall
parçacık
whit
parçacık
shred
parçacık
speck
parçacık
(Askeri) thread
parçacık
whitworth
parçacık
corpuscular
parçacık
shiver
parçacık
corpuscule
parçacık
phys. particle
parçacık
corpuscle
parçacık
fleck
Türkisch - Türkisch

Definition von parçacıklar im Türkisch Türkisch wörterbuch

Parçacık
partikül
parçacık
Elektron, proton, nötron gibi atomu oluşturan parçaların her biri, partikül
parçacıklar
Favoriten