paketlenmiş

listen to the pronunciation of paketlenmiş
Türkisch - Englisch
packed

I sell rice in bulk or packed in 1 kilogram bags. - Ben ambalajsız ya da 1 kilogramlık torbalarda paketlenmiş olarak pirinç satarım.

Are you all packed and ready? - Hepiniz paketlenmiş ve hazır mısınız?

wrapped
packaged
packed in
trussed
paketlenmiş yakıt, yağ ve yağlayıcı maddeler
(Askeri) packaged petroleum, oils, and lubricants
paketle
{f} packaged
paketle
{f} wrapping

I'll spend at least two hours wrapping all these Christmas presents. - Bütün bu noel hediyelerini paketlemek için en azından iki saatimi harcayacağım.

paketle
{f} packed

Are your bags packed? - Çantaların paketlendi mi?

Tom seems to have packed everything but the kitchen sink. - Tom mutfak lavabosu hariç her şeyi paketlemiş gibi görünüyor.

paketle
{f} trussed
paketle
{f} truss
paketle
{f} wrapped

I have a gift that needs to be wrapped. - Paketlenmesi gereken bir hediyem var.

paketle
bundling
paketle
prepack
paketle
{f} pack

I've just finished packing. - Az önce paketlemeyi bitirdim.

Just put those packages anywhere. - Şu paketleri bir yere koyuver.

paketle
package

Just put those packages anywhere. - Şu paketleri bir yere koyuver.

I want to leave these packages for a while. - Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum.

önceden paketlenmiş
prepacked
paketlenmiş
Favoriten