oyuk oyuk

listen to the pronunciation of oyuk oyuk
Türkisch - Englisch
pitted
Simple past tense and past participle of pit
Having had the pits removed
Having a surface marked by pits; pockmarked or alveolate
If the surface of something is pitted, it is covered with a lot of small, shallow holes. Everywhere building facades are pitted with shell and bullet holes. the pitted surface of the moon
Having minute thin spots; as, pitted ducts in the vascular parts of vegetable tissue
Refers to a landscape composed of outwash with numerous depressions caused by rafted blocks of ice that subsequently melted after being deposited with the outwash
past of pit
Pitted fruits have had their stones removed. green and black pitted olives
Marked with little pits, as in smallpox
See Pit, v
Having a rough surface due to loss of metal by corrosion
pitted with cell-like cavities (as a honeycomb)
{s} with the seed removed; full of holes; scarred, having permanent markings, marked with little pits (from chickenpox, acne, etc.)
oyuk
hollow

The fox hid in the hollow tree. - Tilki oyuk bir ağaçta saklandı.

oyuk oyuk olmak
pit
oyuk
cavity
oyuk
hallow
oyuk
alcove
heykel veya benzeri için oyuk
niche
oyuk
trench
oyuk
fillister
oyuk
hollowed out
oyuk
cutout
oyuk
vacuity
oyuk
chase
oyuk
dent
oyuk
(Muzik) cutaway
oyuk
breach
oyuk
canal
oyuk açmak
slot
oyuk
pit
oyuk yer
hollow
billurcuklarla kaplı oyuk
Druse
oyuk
(Coğrafya) georama
içi oyuk
hollow
oyuk
pocket
oyuk
gouge
oyuk
hollow place, cavity, hole
oyuk
cavity, hole; hollowed out
oyuk
socket
oyuk
bore
oyuk
cavern
oyuk
hollow, (something) which has been hollowed out
oyuk
excavation
oyuk
niche
oyuk
sinus
oyuk
hole

The children made a small hole in the ground for their game of marbles. - Çocuklar bilye oyunları için yerde küçük bir oyuk açtılar.

The children made a small hole in the ground for their game of marbles. - Çocuklar meşe oyunları için yerde küçük bir oyuk açtılar.

oyuk
groove
oyuk
burrow
oyuk açmak
burrow
oyuk açıcı
groover
oyuk bir biçimde
hollowly
oyuk bir şekilde
cavernously
oyuk dingil
(Otomotiv) hollow axle
oyuk ispit
(Otomotiv) hollow spoke
oyuk içi
(Tıp) endocavity
oyuk
hollow spindle
oyuk iğ tahriği
hollow spindle drive
oyuk katot tüpü
hollow cathode tube
oyuk kaynağı
cavity source
oyuk kaynağı
groove weld
oyuk pervaz
(Mimarlık,Teknik) cavetto
oyuk taşlanmış
(İnşaat) hollow-ground
oyuk
female end
Türkisch - Türkisch

Definition von oyuk oyuk im Türkisch Türkisch wörterbuch

oyuk
Oyulmuş yer
oyuk
Oyulmuş, içi boş ve çukur olan
oyuk
Oyulmuş yer: "Birbirine karışmış nal oyuklarından gündüz beş on kişilik bir devriyenin geçip gittiği anlaşılıyordu."- F. R. Atay
oyuk oyuk
Favoriten