There is a pond in the middle of the park.
- Parkın ortasında bir gölet bulunmaktadır.
I fell asleep in the middle of the lecture.
- Konferansın ortasında uyuya kaldık.
Your gift was like discovery of an oasis in the midst of a desert.
- Hediyen bir çölün ortasındaki bir vahanın keşfi gibiydi.
America is in the midst of a drug overdose epidemic.
- Amerika aşırı dozda bir ilaç salgınının ortasında.
We ran out of gas in the middle of the intersection.
- Kavşağın ortasında gazımız bitti.
The other day I ran out of gas in the middle of a busy Interstate.
- Geçen gün yoğun bir eyaletler arası yolun ortasında benzinim bitti.
They are amid the city noises.
- Şehir gürültüsünün ortasındalar.
He fainted in the midst of his speech.
- Konuşmasının ortasında bayıldı.
America is in the midst of a drug overdose epidemic.
- Amerika aşırı dozda bir ilaç salgınının ortasında.
He fainted in the midst of his speech.
- Konuşmasının ortasında bayıldı.
This is the police. Would you mind coming down to the station? W-why? You can't think it's not a crime to go shooting guns off in the middle of town?!
- Ben polis. Karakola kadar gelir misiniz? N-neden? Kasabanın ortasında tabancayla ateş etmeye gitmenin bir suç olmadığını düşünemiyor musun?!
Ski jumping is popular in Nordic countries and Central Europe.
- Kayakla atlama İskandinav ülkeleri ve Orta Avrupa'da popülerdir.
Kazakhstan is one of the developed countries in Central Asia.
- Kazakistan, Orta Asya'daki gelişmiş ülkelerden biridir.
I like my steak medium.
- Bifteğimi orta büyüklükte severim.
I believe the medium size will fit you better.
- İnanıyorum ki orta beden sana daha iyi uyacak.
This does not mean that they have nothing in common with other peoples.
- Bu, onların diğer insanlarla ortak bir şeyi olmadığı anlamına gelmez.
Tom doesn't have a mean bone in his body.
- Tom bedeninde ortalama bir kemiğe sahip değil.
The tiger laid in the middle of the cage.
- Kaplan kafesin ortasına uzanmıştı.
The middle finger is the longest.
- En uzun parmak orta parmaktır.
The middle finger is the longest.
- En uzun parmak orta parmaktır.
The tiger laid in the middle of the cage.
- Kaplan kafesin ortasına uzanmıştı.
Moderate exercise will do you good.
- Orta derecede egzersiz sana iyi gelecektir.
Moderate exercise will refresh both mind and body.
- Orta dereceli egzersiz hem aklımızı hem bedenimizi tazeler.
We sat in the center of the room.
- Odanın ortasına oturduk.
The skyscraper is in the center of the city.
- Gökdelen şehrin ortasındadır.
Tom is the kind of person that, in the midst of disaster, always finds something to laugh about.
- Tom felaketin ortasında her zaman hakkında gülecek bir şey bulan kişi türüdür.
The dark night of the soul is death in the midst of life.
- Ruhun karanlık gecesi hayatın ortasındaki ölümdür.
Is early medieval glass production a continuation of Roman glass technology?
- Erken Ortaçağ cam üretimi Roma cam teknolojisinin bir devamı mıdır?
The Medieval Era gave way to the Renaissance.
- Orta çağ Rönesansa yol açtı.
These tire tracks were made by a mid-size vehicle.
- Bu lastik izleri orta boy bir araç tarafından yapıldı.
Hazelnuts are harvested in mid-autumn.
- Fındık sonbaharın ortasında hasat edilir.
His normal position is third baseman.
- Onun normal pozisyonu üçüncü orta saha oyuncusu.
He's just a normal junior high school student, not particularly intelligent.
- O sadece normal bir ortaokul öğrencisidir, özellikle akıllı değildir.
She earns on average ten pounds a week.
- O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.
What is the average height of the players?
- Oyuncuların boy ortalaması nedir?
Intermediate and advanced language courses are given in the language being learned.
- Orta ve ileri dil kursları öğretilen dilde verilir.
She can't put together three words in Spanish, and she claims she's intermediate.
- İspanyolca üç kelimeyi bir araya getiremiyor, ve orta düzey olduğunu iddia ediyor.
What makes you think the Middle East is more important than Mesoamerica, for instance?
- Örneğin Orta Doğu'nun Orta Amerika'dan daha önemli olduğunu sana düşündürten şey ne?
The earliest civilizations arose in Mesopotamia.
- En eski uygarlıklar Mezopotamya'da ortaya çıktı.
I am a teacher in the secondary school.
- Ben ortaokulda bir öğretmenim.
In 1873 he moved to Warsaw with his whole family, and from that time taught German at the Veterinary Institute and at a secondary school.
- 1873 yılında bütün ailesiyle birlikte Varşova'ya taşındı ve o zamandan sonra Veteriner Enstitüsü ve bir ortaokulda Almanca dersi verdi.