Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
The larger church organs use infrasound, which people do not hear, but feel as vibrations in their bodies.
- Daha büyük kilise organları insanların duymadığı vücutlarında titreşim olarak hissettiği ses ötesi kullanıyor.
Newton's law of gravity is a mathematical description of the way bodies are observed to attract one another, based on many scientific experiments and observations.
- Newton'un yer çekimi kanunu organların birbirini çekme tarzıyla ilgili birçok bilimsel deney ve gözlemlere dayalı matematiksel bir anlatımdır.
She's a member of this organization.
- O bu organizasyonun bir üyesidir.
I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.
- Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı.
This organization was founded one hundred and eleven years ago.
- Bu organizasyon yüz on bir yıl önce kuruldu.
The organization failed.
- Organizasyon başarısız oldu.
Tom Skeleton was shaking and trembling in every limb.
- Tom Skeleton'un her organı sallanıyordu ve titriyordu.
What is the largest organ in the human body? The answer may surprise you.
- İnsan vücudundaki en büyük organ nedir? Cevap sizi şaşırtabilir.
The skin is the largest organ of the body.
- Deri, vücudun en büyük organıdır.
Patricia turnuvayı organize edecek.
- Patricia will organize the tournament.
Bir kurbağayı, iç organlarını incelemek için kesip parçalara ayırdık.
- We dissected a frog to examine its internal organs.
Tom bu örgütün bir üyesidir.
- Tom is a member of this organization.
O bu organizasyonun bir üyesidir.
- She's a member of this organization.
Kuruluşumuzu güçlendirmeliyiz.
- We must beef up our organization.
Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.
- Tom was named the head of the organization after the director retired.
Terör örgütlerinden nefret ediyorum.
- I hate terrorist organizations.
Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.
- Every year, the organisation organises a number of meetings of volunteers who go door-to-door to sell Frisian books.